YOLDAŞIM OLDU ÇOCUKLAR
Makineleşmiş çalışma sesleri içine çalışmayanların uğultusu, bunaltıcı havası unutturmuştu dünyayı. Zaman ve mekân yoktu. Bu ortamdan kurtulma düşüncesi bir an önce işi tamamlama noktasına yöneltmiş, yaptıkları işe vermişlerdi kendilerini. Kimi kimini takdir edip desteklerken biri diğerini şikâyet etmekte, başka biri ağız dalaşına girmekteydi.
Kalabalık arasından uçarcasına sıyrılıp gelen çocuğun ortamı değiştiren sesi yayılmıştı kulaklara. Sesindeki heyecan bir anda çocukluğunu getirdi aklına. Çocuğun parlayan gözlerinden tüm çocukluğu geldi önüne. Hatırlandı dünya.
Çocuk getirmişti dışarıyı içeriye. Oyun oynanan parkları, soluğu kesilene kadar koşulan kırları, kıvrıla kıvrıla akan dereleri, serin suları, böcek kuş seslerini getirmişti içeriye. Güneşin ısıttığı yaprakların sıcaklığını, yaz yağmurunda toprağın kokusunu, yaprakların büyümesini, meyvelerin olgunlaşma seyrini, sararan yaprakların bir düzen içinde yeryüzüne dağılmasını, rüzgârda özgürce savrulmasını, ıslanıp çürümesini, toprağa karışmasını alıp getirmişti çocuk.
Çalıştığı binadan, hayatını işgal eden şehirden, bunalımdan, dertten kasvetten birkaç dakikalığına kurtulmuş, ormanın ve dağların temiz havasını solumuştu. Ciğerlerine oksijen dolmuştu. Bu birkaç dakika içinde birbirine bağıran, birbirine yalan söyleyen, birbirini kötüleyen, çıkar için yüzden gülen, faydacı davranışta boğulan insanlar kaybolmuştu. Birbirini içtenlikle isteyen, şüpheci faydacı beklentisi olmayan, cinsiyet ayırımı yapmayan, bağırmayan, seslenen insanlarla dolmuştu etraf. Rüya da olsa iyi gelmişti. En zorlu anda, gün ortasında ve ayakta rüyayı getirmişti çocuk. Dinlenmişti. İyiydi şimdi.
Gün sona yaklaşıyor, güneş çekiliyordu yeryüzünden. Akşam geliyordu. Çaresizliklerin, dertlerin bir bir sökün edeceği, kimsenin kimseyi dinlemeyeceği, hal hatır değil hesap soracağı akşam bağıra çağıra geliyordu. Yavaş yavaş, acıta acıta, öldürüp kurtulmasına izin vermeyecek şekilde, yaşatmaya mahkûm ederek geliyordu. Hiçbir şey istemiyordu canı. Başıboş yürüyordu. Yol boyu yürüyordu. İnsanlara bakmadan, çevreye aldırmadan yürüyordu. Hiç bitmesin istiyordu yolculuğu. Yolculuk devam ederse vereceği hesap olmayacak, kimse kimseyi yaralamayacaktı.
İki çocuk yolunu kesti, biri sağdan biri soldan sarıldı. Tanımıyordu çocukları. Daha önce görmemişti. Akşamüstü, kalabalık yollarda, beş yaşlarında bir kız ve altı yedi yaşlarında bir oğlandı. Kızın beklenmedik sesi kafasındaki düşünceleri dağıtmıştı. Sana sarılabilirliyim amca demişti ve der demez sarılmıştı. Kıza sormuştu yanlarında kim olduğunu. Teyzem demişti, markete gitti. Siz de markete gidin dediğinde çocukların istekle markete girdiklerini, küçük kızın alışveriş yapan kadının eteklerini çekiştirdiğini gördü. Çocuklar gideceklerini bulmuştu. Kendi de bulabilecek miydi? Nereye gidecekti? Cevapsızdı soruları kendine. Çaresiz ödeme günü gelen borcu ödeyip eve yöneldi.
Bindiği araçta önde bir kadın oturuyordu. Yüzünü görmüyordu. Aklında ödenemeyen gönül borçları dönüyordu. Çocuk kadının yanına oturmak istemiyordu. Yanı boştu ve altı yedi yaşlarındaki sevimli kız teklifsiz yanına oturdu. Sohbete başladılar. Karne nasıldı. Takdir almıştı. Okulu özlememişti, öğretmenini sevmiyordu. Okulda sevdiği arkadaşları olmamıştı. Sevdiği arkadaşları anaokulunda kalmıştı. Sormuştu çocuk: Kızı var mıydı? Vardı? Yolculuk bitmişti. Kızı kadına yöneltti. Kadın kızı omuzu altına aldı. Ve anladı. Bu büyüyen sorunlardan bir kaçıştı. Çocuklarla olmak iyi geliyordu. Her karşılaştığı çocukta bir tebessüm bırakıyor, o çocuktan kalan tebessüm sonra bir şekilde yenileniyor ya da yeni karşılaşmalarla büyüyordu. Tasarlamadan, kurgulamadan gelen çocuklar yoldaş oluyordu. Etrafındaki büyüklerle aşması gereken sorunları, çözmesi gereken işleri çözemiyordu onlarla. Diyalog her gün biraz daha kopuyordu. Uzaklaşırken avuçlarının arasındaki çözüm, çocuklar geliyordu neşe içinde, çığlık içinde. Kendilerini getiriyorlardı. Seni senden alarak kendilerini getiriyorlardı. Fethederek, keşfederek geliyorlardı. Tazeliyorlardı yaşama sevincini.
İsmet Evren
04.02.08 Pt.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.