- 540 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Din (İl)e Saldırmak
Din (İl)e Saldırmak
İnsanların huzur içinde yaşaması için hukuku korumak gerekli, bu nedenle kanun ve kurallar doğar. Bu kanun ve kuralları eski zamanda en güçlü olanlar koyardı! O kişiler de bazı “İlah” olarak anılırdı, bazen de kendilerini “İlah” ilan ederdi.
Tarihsel süreçte gelişen insanlar “Yasama” konusunda bilinçlenerek “Ortak karar” ile kanun ve kural koymayı seçti… Bu nedenle uyanan toplumların sancılı özgürlük serüveni hızlandı.
“Ortak karar” ile oluşturulması gereken kanun ve kuralları kendi inandıkları “Kutsal” öğretiler doğrultusunda yapmaya çalışanlar; ortalığa sıçmakla kalmıyor, bir de etrafa sıvıyorlar… Çünkü tarihsel süreçte yaşanan en kanlı savaşlar “Kutsal Savaşlar” dır. Hıristiyanların Haçlı Seferleri ve Müslümanların Cihat (dini yayma) gayretleri insanlığın incinmesine sebep olmuştur! Sadece başka dine mensup olmak suçuyla masum insanların malını, canını, namusunu yağmalayanlar, ganimet (meşru) alanlar; din adına ayaklar altına almışlar insanların haysiyetlerini.
Günümüzde ise toplum içersinde “Kutsal” sayılan işlerin giderlerin karşılanmasında ve bu görevlerde bulunanlar için o toplumun tamamının gelirinden pay kapma yarışı yapılmaktadır!
Dine saldıranların gerekçesi: Toplumda kabul görmüş dinin mensuplarının, diğer dinleri ve dinsizleri baskı altına alarak toplumun ortak gelirinden en fazla payı alması; bu amaç doğrultusunda özgürlüklerin kısıtlanması endişesi.
Din ile saldıranların gerekçesi: Diğer dinde olanların veya dinsizlerin, onların dinlerini baskı altına alacağı düşüncesi; dini alanı bireysel, vicdani özgürlük olarak görmek ve toplumsal alanda hakim kılmamak, toplumsal gelirden dine aktarılan payı azaltmak veya kaldırmak amacıyla dinsel özgürlük alanının daraltılması endişesi.
Her iki endişeyi şöyle değerlendiriyorum; iki kör arkadaş aynı tabaktan dolma yiyorlarmış. Biri diğerine demiş; “Çifter çifter yeme”. Diğeri; “Arkadaş sen görmüyorsun, nerden biliyorsun çift yediğimi?” Suçlayan iddiasını şöyle savunmuş; “Kendimden pay biçiyorum, çünkü ben öyle yapıyorum!”
Son tahlilde; dine saldıranlar ve din ile saldıranlar, kendi aralarında müthiş bir kavga içersindeler! Her iki taraf da masum değil! Çünkü her iki tarafın da haksız menfaat elde etme hırsı var. Tahterevallinin iki ucuna oturmuşlar, birbirlerini nöbetleşe alçaltıp yükselterek toplumu geriletiyorlar. Bu nedenle Yunus, Mevlana gibi olamıyorlar.
Selametle;
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.