Kalbimi kırıyorsunuz
O değil de;
’İyi bir şair her vakit şiir yazabilmeli’ demişler. Diyen falan yok, ben uydurdum... hemde şimdi uydurdum. Yani yazsa fena olmaz zannımca.
İyi bir yazar da her dem yazı yazabilmeli. Tahmin edileceği üzere bunu da ben uydurdum.
’Keşke yapmasaydın’ dediğinizi duyar gibiyim. Yani kalbimi kırıyorsunuz... o kadar da fena değildi... bu saatte bu kadar oluyo...
O değil de;
Saat dedim de, eskiden hiç guguklu saatimiz olmadı. Kırmızı çok klasik bi saatimiz vardı. Çalınca bütün mahalle hazırola geçerdi... Şimdi nostalji olsun diye evde duruyor.
Radyomuz vardı. Televizyon kadar. Havada biyerlerde duruyordu. Üstünden işlemeli örtü sarkardı.
Televizyonun da yerden ayakları kesilmişti. Onun üstünde de işlemeli örtü vardı. Sonra bizimkiler ne düşündülerse televizyonu yere indirip sözüm ona televizyon sehpasına koydular. Küçük buzdolabı kadar televizyon sehpası.
Regülatör diye de bişi vardı. Salak bişidi. Belki de televizyon salaktı bilemiyorum. İlk açtığınızda göstermiyordu. Önce ısınması gerekiyordu. Şimdi hatırladım, bide sanki herşey tamammış gibi televizyon ekranının önünde mavi mi yeşil mi ne olduğu belli olmayan pis bi renkten ekran koruyucu vardı.
Bütün bu teknoloji harikası bile maçlarda ilk dakkalarda atılan golü göstermeye yetmiyordu...
Abimden biliyorum. Küfrederdi. Sonrasında anne-babamdan ’kardeşlerine güzel örnek ol’ başlıklı uzun vaazı dinlemek zorunda kalırdı. Vaaz sonrası televizyona yeniden küfrederdi. Hep senin yüzünden dinledim o vaazı diye...
O değil de;
’Kalbimde yuva yapan kimsesiz bir serçe kuşuyum’
O değil de;
Saat diyorum, 01.37
De hadin gidin yatın artık...
YORUMLAR
Sevgili Esma...
Onu bunu bırak da dün ne gördüm? Anlatsam inanmazsın...Gözlerinle görmen lazım. Çengelköy taraflarında bir yerlerde Frigo satılıyor....Hani hatırlarsın sinemalarda on dakika ara verilirdi de o işte o sırada başlarlardı '' buz gibi gazoz...Alaska- Frigo '' satışlarına...İşte o frigolar uzun zamandır yoktu piyasada...Birileri tekrar piyasaya sürmüş...Hem de sinemanın unutulmaz nostaljisi diye...
Bi de Anadolu Kavağı taraflarında adam otu diye bir ot satıyorlar...Ot gibi adam bilirdim de adam gibi ot bilmezdim doğrusu.
Demek ki gezmek lazım memleketi..Özellikle de İstanbul'u.
Selam ve sevgiler.
7TEPE
2012deki yorum cevapsız kalmış sayın yazarım. çok çok özür:(
adam otunu ilk defa duydum
:) kıymetli bi bitki olmalı
sevgiler.
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
7TEPE
Allam ya bu nasıl bir imtihandır
7TEPE olluğumu yeni öğrendiğin yorumu da şimdi gördüm iyi mi🙈
Sevgili Esma bende o dönemi yaşamış biri olarak gülümseyerek okudum yazını. Hele o ekrana geçirilen yeşil mika parçasından bahsettiğinde kahkahama engel olamadım :) Çok yaşa e mi?
Lakin Regülatör denen zımbırtı televizyonu aşırı ısınmalardan koruyan bir aletti ve düşen, yükselen elektrik voltajını düzenlerdi :)
Sevgiyle der daim...
Esma KAHRAMAN
bide o regülatör zaman makinası gibi gürültü yapardı. iyi ışınlanmadık bi yerlere o dönemler
tozunu alıp üzerine dantel örtü olayı bitiriyodu
Bi hatırlatma da benden :İstiklal Marşımız ile açılırdı tv, gece 24.00 da kapanırdı ve şu yazı çıkardı: 'Televizyonunuzu kapatmayı unutmayınız'
O değilde,, yaşlar meydana çıkıyo bunları hatırlayınca:))))))))))
Çokk beğendim,,sevgimlesin...
Esma KAHRAMAN
’İyi bir şair her vakit şiir yazabilmeli’
"İyi bir yazar da her dem yazı yazabilmeli."
"keşke yapmasaydın", keşke uydurmasaydın gecenin o vakti..
Şimdi, ben de dahil çok kişi, iyi şair, iyi yazar olabilmek için, uykuyu bile unutup kalemi elden bırakmayacak...
İyi olmak uğruna ne güneşler batacak karanlıklarda... :)
Yine güzeldi, yine zeka doluydu...:)
Esma KAHRAMAN
:)sevgilerimle.
Seksenler muhabbetine iki küçük katkı:
1. Televizyon çok ısınırsa bozulurdu O nedenle babalar çoçuğun ateşini ölçer gibi gider televizyonun üstüne ellerini koyar ısıyı ölçer ve kapatılmasına karar verirlerdi
2. Televizyon ıslak bezle silinirse patlardı. Öyle olduğuna inanılır. Ben bezin nem derecesini tedricen artırarak şansımı zorladım. Patlamadı.Aynı ben elektrik çarpmasının nasıl bir his oldğunu anlamak için prize şiş de sokmuştum. Çarptı. Öyleyse televizyon ıslak bezle silinirse patlar hipotezi yanlışmış.
Selamlar.
Esma KAHRAMAN
:) 'gavur yaptı icadını kahrını ben çekerim...'
:) günaydın Sayın Yazarım.
Hımm şimdi ne oluyor yani bir zamanlar maziye bak ne kadar şendik mi ? oda değil, hatıralar iz bırakır mı? oda değil yoksa sizde LALE DEVRİNİZDESİNİZDE geçmişe özlem mi? oda değil peki
ne şimdi oda değilde sabahın kör saatinde tatil gününde ben ne halta bu saatte uyandım be yaww:)) oda değil kalbimi kıra kıra bıraktı bir hatıra oda değil hadi size gut morgen