GÜMÜŞ YAĞMURLAR
GÜMÜŞ YAĞMURLAR
Tenim toprağını özledi Züleyha... B’ağrıma ateş ol diye; Yüreğimin kuyusunu gülüşünle kuruttum, Muhabbetinle gümüş yağmurlarda ıslandım. Ne alıp veremediğim var Bu dâr-ı dünyadan, Yüzümü sen de, kalbimi zindanında unuttum. Bir kez tutuşsa ellerimiz arşın ötesinde Sular durulur, gülüşün takılır yine Yadıma - sol yanıma... Ç’akıl taşlarıyla vurdular kalbimde Çırpınıp duran naif güvercini, Dinlemeden attılar bir köşeye ruhumdaki Şu kopan fırtınaların sessizliğini. S’aklımda kirli bir yalnızlık hissi, Ruhunun minderine yasla beni, Bırakma beni Züleyha... Hû aşkına yâr ol Züleyha, İçimde hep bir Yusuf dışlanmışlığı Zindanın küfrü hep dalga dalga kalbimde, Yüreğimde közlenmiş sevdan Zincirliyor tüm düşlerimi, kurtar beni. Karanlıktan turuncuya dönüşen gökyüzünün, Eflatun kuşlarını görürüm gözlerinde, Bakamam o gözlere, ölürüm Züleyha. Yırtıldı göğüs kafesim, Ten düğmelerim söküldü Zümrüdüanka kuşu havalandı içimden, İnceldi gözlerimin sülfürü Gözbebeklerim intihar etti Züleyha... Gümüş yağmurların yağdığı şehrin ortasında, Salaş bir yangının tam ortasında Alnımdan dökülen ter damlasında Sen varsın, bir tek sen Züleyha. Mahşer güllerinin kızıl buhranında, Kırıldı sevincini zamanın kızıl alacalarına bırakan Her kırmızı aşk değildir, Züleyha. Bir Elif gibi peşimde vicdanım, Tenim toprağını özledi Züleyha Aslı gibi kanatır avuçlarımı sözlerin, sözlerim Aşktan yoksun sabahlarda Züleyha. Kazınsa beynime ismi paslı bir çivi misali, Bir tümör gibi kök salsa içimde, Gülse gözlerin yazgısının sahibi gözlerinde İlişse yakama ılık bir rüzgar, Rahmanın kelamıyla Lâ kokusu sinmiştir gayri kalbime Züleyha... Tenim toprağını özledi Züleyha... LARDES SYMPRA ( HABİB YILDIRIM) |