- 951 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
BÜTÜN ŞİİRLERİMİ YAKACAĞIM
Yazdığım bütün şiirlerimi yakacağım.
Ve kıracağım bütün kalemlerimi.
Alıp başımı gideceğim sonra.
Karda yürüyeceğim bütün gün.
Ayak izlerim örtülecek ardımdan...
Bir meyhanede ölesiye içip.
Ve cebimdeki bütün parayı bitirip.
Bilmediğim bir sokağa dalacağım.
Yanağını okşayacağım oyun oynayan çocukların.
Yavrusunu uçuran kuşlara bakacağım...
Bir kadın geçecek yanımdan.
Yaşama sevincini çoktan yitirmiş.
O kadını sana benzeteceğim.
Kuşlar havalanacak birden.
Kuşları ürküttüğüne içerlemeden.
Üşümüş ellerini alıp içimde ısıtacağım...
Sonra yalnız bir ağaç bulacağım.
Yüzüne kimselerin bakmadığı.
Dallarına kuşların konmadığı.
Yaşlı kuru bir ağaç.
Gidip altına oturacağım.
Karlarını döküp sevinecek.
Karı ayazı bölüşüp onunla konuşacağım...
Yüreğimin orta yerine.
Azat edilen bir kölenin sevinci yayılacak.
Unutacağım şiirlerde unutamadığımı.
Yalnızlığımı çaresizliğimi unutacağım...
YORUMLAR
Sevgili Nazım dostuma, duygu seli akıp gidiyor en hüzünlü ince yerinden. Yahya Kemal boşuna yazmamış günler kısaldı,
Çamlıca'nın ihtiyarları bir bir hatırlamada geçen sonbaharları, dizelerini böyle dile getiriyor.
Dört mevsimin içinden sonbahar hatırlanıyor. Bizimde yaşamımız artık sonbahara benziyor, değer mi kendini üzmeye.
Bu asırda insanlar duyguyu, sevgiyi ak pak sevdaları bıraktı bir tarafa, çıkar peşinde koşmaya başladılar.
Kimsenin vakti yok, durup ince şeyleri anlamaya. Sevgili Nazım, ne şiirlerini yak, ne de, böyle düşüncelerle zamanını harca. Sen sosyal içerikli bir şairsin, o güzel şiirlerini yazmaya devam et. Sana yakışmaz şiirleri yakmaya. Aslında bu konuyla ilgili yazılacak çok şey var, ama mideleri bulandırmayalım. Hadi o pişmanlıklardan dön geri. Şiir hile tanımayan usuyla derin kuyulardan fışkıran temiz bir sudur. Şiirin emek tutmadı burjuva dilbazlarında hep güzel günleri bekledi:
Bütün insanlar kardeş ve eşit... Bütün insanlar omuz omuza...Ben sözümü söyledim gerisi Nazım'a kaldı.