- 72 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hüzün Yılı
Ah Musa daha ne acılar görecek ne çileler çekeceksin. Kader neler gösterecek, hayatta nerelerde kimlerle karşılaşacaksın diye mırıldandı kendi kendine Musa.
Libya çöllerinde İtalyanlar karşısında , düşmanın üstün silah mühimmat ve cephane zenginliğinin yanında yerli halkın iki yüzlülüğü ihaneti, Osmanlı’nın dost gördüğü bir halkın Osmanlı’ya ihaneti. Tıpkı çölün iki yüzlülüğü gibi halkınında iki yüzlülüğü, böyle bir cehennemden yüzlerce silâh arkadaşını şehit verdikten sonra hüzünlü bir şekilde memleketine baba ocağına dönmek. Acıları yüreğinde gömülü Libya çöllerinin. Yetmedi mi daha birde İngiliz gavuruna karşi Çanakkale. Kardeşi Mustafa cephede babası hafız Sadık Hasan doksanına merdiven dayamış annesi seksen beş yaşlarında, küçük kardeşi Ömer dersen daha toy bir delikanlı. Eşi Mevlüde hasta yatağında, doğum yapalı kırk beş gün geçmiş fakat durumu her geçen gün kötüleşiyor.
Birden baldızının feryadı ile koştu eşinin bulunduğu odaya.
Hatice feryat ediyor, annesinin hıçkırıkları boğazına düğümleniyor, her gün kuşluk vakti Mevlüde’ yi ziyarete gelen kah nine bu gün Mevlude nin ağırlaştığını sezmiş olmalı ki akşam ezanına kadar beklemiş nihayet ruhunu Allaha teslim ettiğinde yanında olmuş, gözyaşlarını silerken elleri titreyerek ruhunu teslim eden mevlüde nin çenesini bağlıyor.Annesi Meryem hanımın feryadı geliyor kulağına lohusa eşinin odası ağıt sesleri ile yankılanıyor adeta Mustafa’nın eşi Esmâ kundakta sarılı bebeği kucağına almış hıçkırıkları ağıt seslerine karışıyor. Eşinin baş ucuna yaklaşıyor elleri ile eşinin yüzünü okşuyor. ölümün soğuk yüzünü hissediyor göz yaşlarını yüreğine akıtıyor
Küçük yavrucak kundağı yırtacak gibi ağlamakta. ağıt seslerini duyan büyük oğlu Arif kapının eşiğine küçük kardeşi Osman ve Kezibanın ellerin sıkıca tutmuş onları bırakmazken feryadı yeri göğü inletiyor.
Hafız Hasan emmi akşam namazını cemide cemaat ile eda etmiş eve doğru yaklaştığında acı haber ulaşıyor dizlerinin dermanı kesiliyor taşımıyor dizleri yaşlı bedenini. Mayıs yağmuru bütün şiddeti ile yağarken göz yaşları kalpağından sızan yağmur sularına karışıyor. ’’İnnalillahi ve inna ileyhiraciun’’ ayetini okuyor ’’Ey yüce Allah’ım senden geldik dönüşümüz sanadır’’ Yağmur şiddetini artırdıkça artırıyor ’’bu vefata bulutlar dahi ağlıyor diyebiliyor.
Metin olması gerektiğini biliyor biraz daha sakin Musa’nın omuzuna dokunuyor
Oğlum Allahtan geldik dönüşümüz onadır Emir büyük yerden yüceler yücesinden Allah sabırlar versin diyerek ayağa kaldırıyor baba şefkati ile oğlunu bağrına basıyor fakat hıçkırıklarına da hakim olamıyor .,
Ölüm haberini alan konu komşu kadın erkek şiddetli yağmura rağmen koşuyorlar cenaze evine
Oğlu Ömer odalarını hazırlamış Erkekler odaya toplanıyor
Sabah kadar yalnız bırakmıyor konu komşu akraba.
Sabah Mayıs ayının 20 si akşamdan başlayan yağmur ince ince yağarken Çallı köyünün üstünü yoğun bir sis bulutu kaplamış adeta göz gözü görmüyor.
öğleye doğru cenaze defnediliyor köy mezarlığına
Acı o kadar ağır geliyor dört yavru öksüz kalıyor
Oğlu Musa’yı düşünüyor Hasan Sadık
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.