- 94 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
ÖĞRETMENİN KİŞİLİK SORUNU, NEDENLERİ VE ÇÖZÜM YOLLARI
ÖĞRETMENİN KİŞİLİK SORUNU, NEDENLERİ VE ÇÖZÜM YOLLARI
1) Bakanlıktan kaynaklanan sebepler ; Milli Eğitim Bakanlığı demek hükümet, hükümet ise, iktidar demektir. İktidar içinde bir veya birden fazla parti olabilir. Bu partiler hukuki seçim süresince ülkeyi yönettikleri için Dört yıllığına devlet sayılmaktadır. Doğal olarak devlet politikası hükümet politikası sayılmaktadır.Fakat hükümetin bakanlıkları bazı genel konularda kurum çalışanlarının özlük, maddi ve manevi haklarında iyileştirmeler yapabilme imkanına sahiptir. Ancak bakanların bazıları bu tip çalışmalar yapsalar da somut sonuç ortaya çıkmamaktadır. Bazı bakanlıkta olduğu gibi, bu hal özellikle milli eğitim bakanlığı için de geçerlidir. İşte bu durumda milli eğitimin en önemli öğesi olan öğretmenler umutsuzluğa düşmektedir. Bakanlığına ve hükümetine güvenini azaltmaktadır. Hatta devletinin kendisine bakış açısını bile sorgulamaya başlamasına sebep olmaktadır.
2) Okuldan kaynaklanan sebepler ; Okul demek, okul müdürü, yardımcıları, öğretmenleri ve öğrencileri ile hizmetlileri demektir. Başta okul müdürünün öğretmene yeteri kadar değer vermemesi öğretmeni incitmektedir. Müdür yardımcılarını da bu şekilde davranmaya yönlendirmesi söz konusudur. Bu yaptırım elbette her idareci üzerinde etkili olamasa da öğretmeni olumsuz yönde etkilemektedir. Artık öğencilerin gözünde öğretmenlik mesleğinin önemli olmaması, öğretmenleri çok zorlanmaktadırlar. Heveslerini azaltmakla kalmayıp, çok üzmektedir. Çünkü bilgi öğrettiği, kendince eğittiği öğrencisinden bile yeteri saygıyı göremeyen öğretmenlerin ruh hali kötü olmaktadır. Hizmet görevinde bulunanlar bile idarecilere ayrı öğretmenlere ayrı davranmaktadır. Bütün bunlar öğretmenin ruh ve beden sağlığını olumsuz yönde çok etkilemektedir.
3) Toplumdan kaynaklanan sebepler ; Toplum içindeki yetişkin bireylerin her meslek sahibine davranışları farklılık arz etmektedir. Bu bireyler, yüksek öğretim mezunlarından oluşan bir çok meslek sahibine çeşitli sebeplerle saygılı davranırlarken, öğretmene diğerleri kadar saygılı davranmamaktadırlar. Her mesleğin kendine göre üstünlükleri var. Toplum bunu bilerek ona göre davranmaktadır. Öğretmenin üstün olacak bir kozu yoktur. Olsa bile zaten öğretmenlik mesleği bunu kullanmayı engellemektedir. Örneğin, bazı meslek sahipleri bol bol yabancı sözcük kullanarak, halka karşı üstünlük sağlama gayretine girmektedirler. Bu konuda da başarılı olmaktadırlar. Çünkü halk anlamadığına daha çok saygı göstermektedir. Oysa öğretmenlik mesleği tam tersine halkın anlayacağı dilden yani kendi öz dilinden konuşmak zorundadır. Öğretmenin işi anlatmaktır. Bu durumda, halk ne dediğini anladığını öğretmenlere daha az saygı göstermektedir. Bu büyük çelişki öğretmeni de çelişkiye düşürmektedir. Bu yaşanılana çok üzülmektedir. Sonuç olarak öğretmenin verimini düşürmektedir. Ruh haline zarar vermektedir.
Sonuç olarak, bütün bu yaşananlar öğretmenin ruh ve beden halini bozmakta ve kişilik sorunu oluşmasına sebep olmaktadır. Bu konuda suçlu öğretmen değildir.Yukarıda saydığım sebeplerdir. Çözüm yolları ise, yaşanılan olumsuzlukları ortadan kaldırmaktır. Saygılarımla. 10 Kasım 2024 İstanbul
NAFİ ÇAĞLAR
Uzman Eğitimci
YORUMLAR
Değerli şair Nafi Çağlar öğretmenim
Yazınızı dikkatlice okudum. Çok beğendim. Öğretmeni gözden düşürmek bir projedir. Ülkemizin eğitimine darbe vurmak içindir. Bunun birinci darbesi Köy Enstitüleri'ni kapatmaktı. İkincisi Özel Okullardır. Parası olanların okuduğu okullarda öğretmen daha da çok aşağılanmaktadır. Eğitim parasız olduğu halde okullarda bir çok şeye başta kayıt işine ....vb para istenmesi Öğretmenin tüccar, ticaretçi konumuna sokarak aşağılanmasıdır.
Büyük Önder İzmir zaferi sonrası daha Cumhuriyeti ilan etmeden Öğretmenleri ziyaret eder. "Asıl savaş şimdi başlıyor. Cehaletle savaşımızın neferleri sizlersiniz" demiştir.
24 Kasım Öğretmenler Gününüz kutlu olsun.
Selam sevgi ve saygılarımla.