- 264 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Sokakta doğan aşk
Çocukken; bizi çalıştıran başımız,
parayı az getirdiğim için,
çaydanlıkta kaynayan suyu üzerime dökmüştü.
Senin gidişin kadar yanmadı canım, senin başkasını sevişin kadar değil.
Her kaldırım taşına seni anlattım, sen her gece sağ koltukta gülerken,
buralarda yüksek sesli müzikler yok,
feryat eden çocuklar, suçun ortasında,
sana gülen, seni özleyen küçük, zalim bir kalbim var.
Sana binlerce şiir yazdım, ayaklarınla bastığın yollara okuduğum,
hiç kalemim kağıdım olmadı ki,
şimdi yaz akşamında, yüksekte, çok yüksekteyim.
Milyonlarım, emrimde yüzlerce adamlarım,
tek bir sözümle seni neredeysen alacak gücüm var.
Alamam, sen, beni ben yanarken sevmedin ki,
benim canım yanarken, ağlamayı bile unutturan acılardayken,
nefesim, kimliğim zorbaların elindeyken,
kanım akarken sevmedin ki,
sen, beni hiç sevmeyi denemedin
sen, benimle ölmek değil, yaşamayı hiç istemedin ki...
Sokaklara aşığım hala, tükürdüğün varoşluğa,
öldüğüm ve var olduğum kaldırım taşlarına,
canımın yandığı metruk binalara, terk edilmiş bütün kavgalara.
Mutlu değilim sevgili,
ben, sevgisizliği iyi bilirim, acıtmazdı belki canımı bu kadar,
Seni görmeseydim, gözlerine düşmeseydi kirli kalbim,
bu hayatla savaşırken, mektup nedir bilmezdim.
Hayır, artık kalemim var, kağıt var, ama bu ilk ve son,
Sen, beni sensizlikte üşürken sevmedin ki,
beni sokaklar sevdi, yağan yağmur kar, kemiklerime işleyen soğuk,
beni açlık sevdi, dayak sevdi, acı sevdi beni acı,
sen yoktun, senin kahkahaların, beni sevmedi ki,
beni, senin sevmediğin gibi, kimse sevmedi ki...
EnEs İLHAN