- 438 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
MARKS'IN ÖVDÜĞÜ MUHAMMED'İN EVLATLARI
Jeny Marx’ın 20 Ocak 1877 tarihinde Friedrich Adolph Sorge’ye Londra’dan yolladığı mektup şöyledir:
’’Kocam ise şu sıra Doğu Sorununa derinlemesine dalmış durumda ve o Hristiyan ikiyüzlülerin ve düzenbaz farfaracı bezirganların cümlesine karşı Muhammed’in evlatlarının sağlam, onurlu ortaya çıkışları nedeniyle büyük coşku içinde.’’
Tarih 1877 yılının Ocak ayı...Marx’ın ’’Muhammed’in evlatları’’ diye andığı devrimcilerin sağlam ve onurlu çıkışları Türkiye’de oldu. O günlerde 1876 Devrimi henüz taptaze. Bir ay önce 23 Aralık 1876 günü Kanuni Esasi ilan edilmişti.
Birinci Meşrutiyet’i yukarıdan gelen bir hareket diye niteleyenler olmuştur. Ancak Kanuni Esasi halk hareketinin omuzlarında gelmişti. 11 Mayıs 1876 günü İstanbul’da öğrenciler ayaklanarak Babıaliyi basmış ve Sadrazam Mahmut Nedim Paşa’nın azledilmesini sağlamışlardır. Süleyman Paşa komutasındaki Harbiye subay ve öğrencileri de bu hareketi desteklemişti. Topçu birlikleri ve donanma da hürriyet hareketine katıldı. 29-30 Mayıs 1876 günlerinde Abdülaziz tahttan indirildi. V. Murat’ın 93 günlük saltanatından sonra 19 Ağustos 1876 günü 2. Abdülhamit padişah oldu ve anlaşma gereği Mithat Paşa’yı sadrazam olarak atadıktan beş gün sonra Anayasa ilan edildi.
Marx’ı coşku içinde Doğu Sorunu’na yönlendiren Türk köylüsü ve devrimcileri idi. Avrupa’da devrim inişe geçerken , Asya büyük devrimci yükselişin işaretlerini vermeye başlamıştı. Marx’ın da gözü artık Çin, Rusya ve Türkiye’deydi.
Marx Türk halkındaki devrimci cevheri gördüğü için olmalı, Kırım Savaşı sırasında Türkçe ve Arapça öğrenmeye niyet etti. Bunu yakın arkadaşı Wilhelm Liebknecht’in anılarından öğreniyoruz.
Marx 1877-1878 Osmanlı- Rus Savaşı sırasında Türk köylüsünün devrimci yeteneğini hayranlıkla ifade ediyordu. 1876 yılında Osmanlı Devleti’nin Bulgar ayaklanmasını şiddetle bastırmasına karşı, Avrupa basınının çıkardığı gürültüyü ’’Hıristiyan farfarası’’ olarak niteliyor ve Türkiye’nin yanında yer alıyordu.
Marx 4 Şubat 1878 günü arkadaşı Liebknecht’e yazdığı mektupta, ’’Türk köylüsü ve Türk halkı’’ için , ’Avrupa’daki köylülüğün ve halkın kesinlikle en yetenekli ve en ahlaklı temsilcilerinden biri’’ diye övgüyle söz ediyordu.
Marx ve Engels, Mithat Paşa’ların ve Namık Kemallerin önderliğinde gerçekleşen 1876 Demokratik Devrimi’ni ’’Doğu’daki devrimlerin bir örneği’’ olarak izlediler. Genç Türk devrimciliğinin tarih sahnesine çıkışını daha o zaman gördüler. Mithat Paşa’nın dayandığı demokratik güçlerin laik temelli eşitliği savunan bir iktidar mücadelesi vrdiğine dikkat çektiler.
Marx Türk köylüsünün erdemlerine işaret ederek, bir bakıma Türk Devriminin toplumsal dinamiğini saptamıştır. Bu açıdan Marx’ın 40 yıl önceden Kemalist Devrimin haberini verdiğini söyleyebiliriz. 1877 yılında ’Muhammed’in Evlatları’’ diye nitelediği Türk Devrimcileri, 1908 Hürriyet devriminden sonra Mazlum Milletlerin ilk İstiklal Savaşı’nı ve Atatürk devrimini başarmışlardı. Marx’ın Türk köylüsüne hayranlığını hayat doğruladı. O köylü, 1914’ten 1922’ye kadar İstiklal Savaşı’nın temel gücü oldu. Atatürk ’ün ’’Köylü memleketin efendisidir’’ saptaması bir bakıma Türk Devriminin iktidar parolasıydı.