ŞairYazar
- 29 Ağustos 2009'den beri üye
Yazı Yorumları
Yekta Attila
3 Haziran 2016 Cuma 17:51:51
Yekta Attila
3 Haziran 2016 Cuma 16:28:53
Yekta Attila
3 Haziran 2016 Cuma 16:21:21
Değerli hocam, "Ne alırdınız?" diye sorulsaydı, hemen herkes Diyojen'e bağlar, "Duble İskender Kebap!" derdi, duraksamadan...
"Gölge etme, başka ihsan istemem!"in günümüzdeki yorumu daha başkaca olamaz...
Selam ve saygılarımla.
"Gölge etme, başka ihsan istemem!"in günümüzdeki yorumu daha başkaca olamaz...
Selam ve saygılarımla.
Yekta Attila
1 Haziran 2016 Çarşamba 22:04:52
Değerli hocam, bir toplumun okumamasının, şifahi kalmasının nedenlerini sıralamaktansa, birbirlerine bağlı olan bu nedenlerin temelini işaret etmek yeterlidir...
Bu temelin en belirgin özelliği, 'pazar'ının niteliğidir; bir pazar ilkel üretim yöntem...
Bu temelin en belirgin özelliği, 'pazar'ının niteliğidir; bir pazar ilkel üretim yöntem...
Yekta Attila
29 Mayıs 2016 Pazar 11:19:19
Değerli hocam, ne kadar hızlı kapitalist olsa da bir Çinli'nin Mao'ya; Rus'un Deli Petro'ya, Fransız'ın Napolyon'a ve Alman'ın Hitler'e tu kaka demediği malumdur...
Çünkü bu idoller, toplumlarına dinamiklerini organize edebildiklerinde başarılı olab...
Çünkü bu idoller, toplumlarına dinamiklerini organize edebildiklerinde başarılı olab...
Yekta Attila
27 Mayıs 2016 Cuma 20:33:41
Yekta Attila
27 Mayıs 2016 Cuma 13:41:35
Değerli hocam, beyin göçü geldi aklıma...
Para parayı çeker lafı da...
Ve bugünkü mücadele...
Sonra 156,8 milyar dolara malolan Gezi kalkışması...
Öyle ya, bu coğrafyada ihtişam, vizyon, dosta güven, düşmana korku veren bir paradigma, statüko inş...
Para parayı çeker lafı da...
Ve bugünkü mücadele...
Sonra 156,8 milyar dolara malolan Gezi kalkışması...
Öyle ya, bu coğrafyada ihtişam, vizyon, dosta güven, düşmana korku veren bir paradigma, statüko inş...
Yekta Attila
25 Mayıs 2016 Çarşamba 14:04:37
Değerli hocam,
1- 90'lık da olsa, o deyyusa "Ulan moruk! Seni eskiden ambulansla mı alıyorlardı evinden?" dememek için zor tutardım kendimi...
2- Ayşegül'ü bodruma atmalarının nedeni, tabii ki güzelliği... Ötekiler işlerinin başından vırt zırt uza...
1- 90'lık da olsa, o deyyusa "Ulan moruk! Seni eskiden ambulansla mı alıyorlardı evinden?" dememek için zor tutardım kendimi...
2- Ayşegül'ü bodruma atmalarının nedeni, tabii ki güzelliği... Ötekiler işlerinin başından vırt zırt uza...
Yekta Attila
25 Mayıs 2016 Çarşamba 13:30:12
Üstadım, kusursuz bir anlatım, okuyucuyu konunun özüyle baş başa bırakmakla ispatlıyor kendini...
Bunu sağlayan da canlandırmadaki ustalık...
Başta sunulan mesajın iddiası böylece herhangi bir eleştiriye mahal bırakmıyor...
Diyorum ya, sitenin 'ka...
Bunu sağlayan da canlandırmadaki ustalık...
Başta sunulan mesajın iddiası böylece herhangi bir eleştiriye mahal bırakmıyor...
Diyorum ya, sitenin 'ka...
Yekta Attila
23 Mayıs 2016 Pazartesi 13:11:04
Değerli hocam, resimdeki kadını fırtına mahallinde görmek istemezdim...:))
Siz bu türde de başarılısınız...
Bir küçürek öykü de benden; ekleyeceğim...
Selam ve saygılarımla.
Siz bu türde de başarılısınız...
Bir küçürek öykü de benden; ekleyeceğim...
Selam ve saygılarımla.
Yekta Attila
22 Mayıs 2016 Pazar 11:11:30
Yekta Attila
22 Mayıs 2016 Pazar 11:07:58
Herkesin kendi tarlasında tapanında, bağında bahçesinde çalıştığı bir üretim modelinin kültüründen gelen insanların, işbirliğinin, eşgüdümün gerektiği fabrika üretiminin kültürüne yeni geçtiği zamanda devam eden sorunu/sorunluluğu bu durumlar...
K...
K...
Yekta Attila
22 Mayıs 2016 Pazar 10:30:55
Değerli hocam, bir dizideki sahneyi hatırladım...
Köylü esas kız, babasının haberinin olmadığı İstanbul gezisinde bir reklama yüz olmuştur...
Kızın babasıyla çekişmeli olan köyün bir ileri geleni durumu fark edince gazeteyi ortaya koyar...
Kızı bu...
Köylü esas kız, babasının haberinin olmadığı İstanbul gezisinde bir reklama yüz olmuştur...
Kızın babasıyla çekişmeli olan köyün bir ileri geleni durumu fark edince gazeteyi ortaya koyar...
Kızı bu...
Yekta Attila
21 Mayıs 2016 Cumartesi 11:27:47
Yekta Attila
20 Mayıs 2016 Cuma 13:29:21
Değerli hocam, öteki dünyaya ait hesaplar, bu dünyanın hırslarıyla, zaaflarıyla yapılamaz, diye özetlenebilecek özü yine ustaca biçimlendirmişsiniz...
Maalesef, hemen herkes 'su kanalında boğulan bayan' sayılabilir yani...
İnançsızlığın trajik gerç...
Maalesef, hemen herkes 'su kanalında boğulan bayan' sayılabilir yani...
İnançsızlığın trajik gerç...
Yekta Attila
19 Mayıs 2016 Perşembe 16:33:11
Değerli hocam, bütün mesele şu güzelim Türkçeyi doğru dürüst konuşup, yazmak varken ve bunu da iyi bilen biri olarak sizi tanımayan anası Japonun, Japonca öğretmeninin ve Japon kızın kaynaşıvermeleri ne gam!...
Dünkü akşam haberlerinde, Fransızca ...
Dünkü akşam haberlerinde, Fransızca ...
Yekta Attila
19 Mayıs 2016 Perşembe 16:05:57
Yekta Attila
17 Mayıs 2016 Salı 16:00:51
Efendim, insanın hiçbir kızgınlık veya kırgınlık duymadığı, ama içine dert olan ve insanlığı/insancıllığı en saf şekliyle duyumsadığı bir durumu güzel örneklemişsiniz...
Tebrikler...
Saygılarımla.
Tebrikler...
Saygılarımla.
Yekta Attila
17 Mayıs 2016 Salı 15:54:16
Üstadım, en başında 'toplayıcı' olan insanın bile çalışmanın kendisini özgürleştirdiğini farketmesi kaçınılmazdı...
Ne var ki, durum bugün bu kadar basit değil...
Gittikçe karmaşıklaşan çalışma süreçleri, bugün insanı bu süreçlere çok daha fazla ba...
Ne var ki, durum bugün bu kadar basit değil...
Gittikçe karmaşıklaşan çalışma süreçleri, bugün insanı bu süreçlere çok daha fazla ba...
Yekta Attila
16 Mayıs 2016 Pazartesi 17:19:57
Değerli hocam, anında amin! dedim...
Şükür kavuşturana...
Sizin de gösterdiğiniz gibi takvimimizdeki absürtlükler acılarla iyice belirginleşiyor...
"Bu vatan kimin?" sorusunun cevabı da...
"Bir Hilal uğruna, Yarap, ne güneşler batıyor!" dizesinin...
Şükür kavuşturana...
Sizin de gösterdiğiniz gibi takvimimizdeki absürtlükler acılarla iyice belirginleşiyor...
"Bu vatan kimin?" sorusunun cevabı da...
"Bir Hilal uğruna, Yarap, ne güneşler batıyor!" dizesinin...
Selam ve saygılarımla.
3.6.2016 01:24:19