Yazar
- 6 Aralık 2010'den beri üye
Yazı Yorumları
cizgilikagit
21 Ocak 2012 Cumartesi 08:59:48
cizgilikagit
20 Ocak 2012 Cuma 15:16:54
cizgilikagit
19 Ocak 2012 Perşembe 15:45:02
Son kullanma tarihi geçmiş bir mutluluk gönderme bana sakın o çiçekçiyle.
Nasıl cümleler bunlar böyle!
Size çiçek gönderenler değil de sizin için bahçesine çiçek dikenler olsun hayatınızda inşallah.
Selamlar.
Nasıl cümleler bunlar böyle!
Size çiçek gönderenler değil de sizin için bahçesine çiçek dikenler olsun hayatınızda inşallah.
Selamlar.
cizgilikagit
19 Ocak 2012 Perşembe 15:39:24
Anne yenge hiakyesi bizim bir komşumuzda vardı. Nasıl razı oldu o kadın nasıl dayandı oğlunun başkasına anne demesine bilmiyorum.
Bu sefer mutlu son gözükmüyor ufukta. Merakla bekliyoruz.
Bu sefer mutlu son gözükmüyor ufukta. Merakla bekliyoruz.
cizgilikagit
19 Ocak 2012 Perşembe 15:23:17
Çalışan kadın diye bir başlık vardı demek. Ben başka türlü bir kadın görmedim ki hiç.
cizgilikagit
18 Ocak 2012 Çarşamba 15:42:23
Düşününce radyo aslında hayal gücünü geliştiren aygıtmış. Kapının açıldığını görmezsin ama gıcırtıyı duyarsın, kadının ağladığını görmezsin ama sesinin titrediğini duyarsın. Nal seslerini, rüzgarı ya da otomobil kornalarını kapı zillerini... Herşeyi ...
cizgilikagit
18 Ocak 2012 Çarşamba 10:54:52
Acaba herkesin kendi çocukluğu mu güzel, yoksa İstanbul'da geçen çocukluk herkesinkinden mi güzel? Acaba bugünün çocukları da yirmi yıl sonra mesela "Guitar Hero vardı haftasonu giderdik ne eğlenirdik. Babam Nintendo Vi almıştı nasıl sevinmiştik" diy...
cizgilikagit
18 Ocak 2012 Çarşamba 09:12:43
Çekirdek ailede her bir fert, çitlenip atılmıştı bir tarafa; içi boş kabuk misali.
Bazı cümlelerinize gülsem mi ağlasam mı bilemiyorum. Bunu bir yerde kullanabilir miyim? Yani arkadaş arasındaki bir sohbette filan. Çok hoş bir cümleydi.
Bazı cümlelerinize gülsem mi ağlasam mı bilemiyorum. Bunu bir yerde kullanabilir miyim? Yani arkadaş arasındaki bir sohbette filan. Çok hoş bir cümleydi.
cizgilikagit
17 Ocak 2012 Salı 10:33:51
Bir iki bölüm kaçırmışım yeni karakterler gelmiş. Erhan'ın da öyküsü yavaş yavaş çözülecek gibi. Geçen bölümde bileziği isteyen ses Mustafa'ya ait değildi demişsiniz. Acaba kimdi? Heyecan artıyor. Elinize sağlık.
cizgilikagit
16 Ocak 2012 Pazartesi 16:16:48
Bütün bu yazdıklarınız benim İstanbullu arkadaşlarıma bitmek bilmez gezme taleplerim olarak geri dönecek. Arabaları da yok nasıl götürecekler beni oralara, götürmezlerse ben nasıl gönül koyacağım, "bir götürmediniz" diye dirlik vermeyeceğim, bunları ...
cizgilikagit
16 Ocak 2012 Pazartesi 12:49:19
İstanbul'da bir çocukluk kim bilir ne güzel şeydi? Çocuk melek İstanbul da cennet olunca yan yana gelmeleri ne hoş bir resim olur kim bilir?
Bozdoğan kemerlerini ilk gördüğümde öyle şaşırmıştım ki, hala da şaşkınım, kaç yüzyılın altından başımız ka...
Bozdoğan kemerlerini ilk gördüğümde öyle şaşırmıştım ki, hala da şaşkınım, kaç yüzyılın altından başımız ka...
cizgilikagit
16 Ocak 2012 Pazartesi 12:42:12
Her zamanki gibi sıcacık üslubunuzla bu karlı günlerde içimizi ısttınız. Takipçiniz olacağım galiba demiştim, yanılmamışım. Çok iyi gidiyor bence.
cizgilikagit
13 Ocak 2012 Cuma 22:20:23
Bu Erhan'dan biraz korktum ben. Bakalım ne olacak. Nefes borusu rakı şişesi benzetmesi hoştu, diğer birçok benzetmeniz gibi tabii.
Devamını bekliyoruz.
Devamını bekliyoruz.
cizgilikagit
11 Ocak 2012 Çarşamba 15:25:19
Merhaba,
Ben yazınızı çok beğendiğimi belirtmek istedim. Bu hayal gücünü daha uzun bir öykünün içinde okumak beni çok memnun edecektir. Hoşgeldiniz.
Ben yazınızı çok beğendiğimi belirtmek istedim. Bu hayal gücünü daha uzun bir öykünün içinde okumak beni çok memnun edecektir. Hoşgeldiniz.
cizgilikagit
11 Ocak 2012 Çarşamba 14:19:53
Yaşasın! Yeni bir maceraya daha başlıyoruz.
Bize iyi okumalar öyleyse!
Bize iyi okumalar öyleyse!
cizgilikagit
9 Ocak 2012 Pazartesi 16:06:44
Doğduğum büyüdüğüm ve yaşadığım şehir. Evet ahım şahım bir yer değildir ama tertiplidir gerçekten. Şehrim hakkında yerli yerinde gözlemlerinizi okumaktan mutlu oldum. Ne zamandır tiyatroya gitmediğimi hatırladım.
Küçük bir dedikodu: Ankaralı olduğu...
Küçük bir dedikodu: Ankaralı olduğu...
cizgilikagit
7 Ocak 2012 Cumartesi 10:34:43
Daha evvel de söylediğim gibi çöcuklar çocukca bir bilgelikle bilir aşkı, büyüklerin burnunu sokmasına o kadar da ihtiyaç yok yani.
Bizim ufaklık da ilkokula giderken daha birgün annesine şöyle demişti: "Anne biz Ece'yle çıkıyoruz. Haftasonu bizi s...
Bizim ufaklık da ilkokula giderken daha birgün annesine şöyle demişti: "Anne biz Ece'yle çıkıyoruz. Haftasonu bizi s...
cizgilikagit
6 Ocak 2012 Cuma 14:37:31
cizgilikagit
6 Ocak 2012 Cuma 14:16:45
Sizi okurken düşündüm de eskilerin anlattıklarını, "kayınbirader üç yıl bizde kaldı lise bitene kadar" demişti biri, biri hanımının yeğenini yıllarca misafir etmiş gık demeden. Şimdi bir akraba üç gün kalsa gözümüze batar. Neden böyle olduk acaba! Kü...
cizgilikagit
5 Ocak 2012 Perşembe 15:41:32
Hiç bir satırı boş geçirmemişsiniz, her biri zihnimize bir pencere açıyor, ayağımızın altına ye...
21.1.2012 00:06:36