Mira
Seni aşkın narında yakmışlar da
Yüzükoyun bırakılmışım toprağına Heykel tıraşın beton artığı tozlarında Kanadı kırık kelebeğin ayak izleriyim mira Küllerinden esen duman çekiyor gözlerimi Kaftanı safir gecelerde Petunyasız düşler anlatılıyor Saçma sapan geçiyor merasimin korosu Kendi bildiğince gidiyor Ay’ın ulaşamadığı yerde bulutlar Ben bana kalıyorum aşk kandırılıyor mira Senin çiğ beyaz tenini kutsuyor aklınca Yeni yetme hikâyeler avcısı Niçin anlamak istemiyorsun Ellerinin kanı çekiliyor Her gün bir oyunun Figüranı haline dönüşüyorsun Ah mira ah Hayallerinin şehrinin Sırra kadem sokaklarında Toz duman kalıyorum Senin gözyaşlarında Can bulmak fıtratıma ters düşüyor Gören kör İşiten sağır Dili olan ahraz divaneyim Üzerimden sular geçip gittiğimde O gün beni anlayacaksın biliyorum… Bilal KARAMAN |