Unutulmuşluğu Bile Unutulmuş Yalnızlığım
Pespaye bir şiirinin içinde
Yüzme bilmeyen ruhumu kemiren Demir ranzaların sefil susuzluğu öpüyor Bir kız çocuğu özlemi taşıyan kurak cenazemi. Penceresiz kalmış ömrümün Kederli otopsisinde aşırı dozda rastlanılan Çoğul bir sensizlik. Bir anlatım bozukluğunda Suç üstü yapılan kurak duvağımda Tek dişli kalmış körpe yalnızlığım. Tamahkar bir yağmurun koynunda Gökyüzünden susuz bir ab - ı hayat dilenen Bir dilsiz uçurtma gibiyim; Yukarıya kanatlansam, ahmak bir karanlık, Aşağıya baksam sağır bir uçurum. İçi anlatım bozukluğu ile dolu Devrik şiirde yıllardır yalnızlığa sadık bir cümleyim; Önü sessizlik sonu sensizlik olan. Unutulmuşluğumu bile unutulmuş Şehvetli bir şarkının koynunda Faili meçhul bir cinayetle sevişirken Yüreğimin akan makyajı ele veriyor Tabutsuz gömülen vicdanımın s’ağır yaralarını. Şimdi gözlerimde rehin onlarca hatıra Ve ıslak kirpiklerimde yetim onlarca kız çocuğunun Boynu bükük bayram sevinci. İsmail Sarıgene |