MAHALLE SEVDASI
Sokaklar sessiz , insanlar eksik
Çığlıklar duyulmaz , efkarlar eksik Mutluluk eksik , çocuk sesi eksik İnsanoğlunun bedeni artık eksik Etrafa süzülen , mutluluğa gülücükler dağıtan Çocukların yüzlerindeki tebessüm eksik Sobaların bacalarındaki duman eksik Ellerimiz diktigimiz meyve ağaçların Bakımı ve suları eksik , eksiklikten Yeşermemeye yüz tutmuşluk bizsizlik Sokaklarda bulduğumuz kardeşlik eksik Hüznü , mutuluğu sevinçlerimiz Paylaştığımız arkadaşlık eksik Ölümler kefensiz , biçilen kefenler çıplak Gündüzleri yayılan güneş ışınlarını Alacak camlar eksik , Günesi enleyecek perdeler eksik , Yağmuru pencerden izleyip Yere düştüğünde şiddetini duyup Ne dinlecek insan kaldı . Nede duyacak yere kaldı Bu şehri istanbulda ... Koskoca istanbul sokaklarında Bir köyü içimizde barındıran Bir biz kalmıştık aslında Aslında dar ağacından bekleyen Tek , dük geride kalan evlerdik biz Çatıları yerinde ama içleri bomboş Etrafındaki duvarlar sessiz , sanki Sessizlik diz çökmüş buralarda Duvarlar nemsiz, ısı almayan duvarlar Soğukluğu içinde barındırmaz. İnsanoğlun da kalbi ısı almadan Hüznü, mutluğu bulamaz . Kalbi yanlızlıkan ötesi Eksiklikler sardığı zaman Kalp bomboş doğar her güne Bir daha doğamayacak mutlu güne Bir kuşun yuvasından , ansızın göçmesi zordur. Lakin insanoğlu zorlanmadan göçe maruzdur. Bir yappozun parçaları gibi dağıldik bin parcaya Toplamaya çalıştıkca bölüştük bin noktaya Özlem duyduğumuz geçmişin aydınlığında Şimdiki karanlığı aydınlatmaya lambalar yetmez Artik sokağım sessiz , sevdalar zamansız insanlar sevgisiz , komşuluklar yersiz Sokaklar sessiz , insanlar eksik Çığlıklar duyulmaz, efkarlar eksik Mutluluk eksik, çocuk sesi eksik İnsanoğlunun bedeni artık eksik Etrafa süzülen , mutluluğa gülücükler dağıtan Çocukların yüzlerindeki tebessüm eksik . Celal AYDIN |