GECENİN BEYAZI SARMIŞ ETRAFI
Öylesine hikayeler vardır
İnsanı sevindiren Karanlıklar olunca Tenimiz duvarlara değer Gözlerin kıyısındaki nemi belirince Ocağında kestanenin sıcaklığı/ masalımsı doğunca Yılların düşleriyle nemlenen mürekkebim ıslanır Gün geceye varınca Yazmaya başlanır Oy o da ne Güz/eli seven sarınca Ay göğe dolanınca Gönül gönle varınca Gözlerim gece kuşu nöbetinde yalnız kalınca Hayalen de olsa bir hatır sorunca Yorgun kollarım tutmaz olur Bırakıverdim karanlığına Tozlu şiirlerimin arasına kendimi Oysa ne rahat bir uykunun zulasına saklanmıştım Öylesine de dinlenme vakti iken Gecenin mavisine ay tutunmuş Bir küme yıldız el sallar durur mehtaba karşı Daha derinden duyulur meltem rüzgarları O gülümsemelerimiz Dağlardan geri dönen aksimiz Ne de güzeldi bir zamanlar Şimdi ise ne yazık Dayanağım da kalmadı Omuzlarıma ağırlık buz gibi kararan yıllar Hep güne aydın uyanmak isterken Güneşim hüsran oldu Bense hüzün mihrabım Suskun yıldızlar Soğuyan sokak lambaları ayaklarım Sadece biraz ısınsa yeterdi Sevginden Başka şey istemem Gecenin beyazı sarmıştı etrafı Behçet Bük 1203/4.1.2016 |
kutlarım gönül sesinizi
saygımlasınız