Bitmeyen Yangın
Hasret rüzgârları cana değince
Ben yanarım, sen yanarsın, yel yanar Sonu kavuşmaksa yol yoldan ince Ben yanarım, sen yanarsın, yol yanar Sevda sularında hasret saklanır Eğilip içende gönül aklanır Ayların peşine gurbet eklenir Ben yanarım, sen yanarsın, yıl yanar Garibim, cihanda hiç yüzüm gülmez Sevdaya düşmeyen halimi bilmez Sussam anlaşılmaz, söylesem olmaz Ben yanarım, sen yanarsın, dil yanar Sevmekten usandı, yoruldu kimi Leyla nerededir? Mecnun öldü mü? Kırılır mızrabım çalsa türkümü Ben yanarım, sen yanarsın, tel yanar ‘’Ayrılık ne? ’’ diye sordum yaprağa Dedi: ‘’sonbaharda düşmek toprağa’’ Gönlümden bir arı konsa çiçeğe Ben yanarım, sen yanarsın, bal yanar İnan! Karlar erir sevdamı sarsa Bütün yollar şaşar yönümü sorsa Ar eder, utanır bülbüller görse Ben yanarım, sen yanarsın, gül yanar ‘’Gitti gelmez’’ diyen olursa kanma Sevmiyor derlerse sakın inanma İçimde bu ateş, sönerim sanma Ben yanarım, sen yanarsın, kül yanar Uzadı hasretlik, boğuldum yasa Yaş gelmez gözümden gönül ağlasa Suların bağrına zerrem damlasa Ben yanarım, sen yanarsın, göl yanar Kanatlansam sana uçmak amacım Senden gayrı ölüm olur ilacım Kurur gider meyve vermez ağacım Ben yanarım, sen yanarsın, dal yanar |