Gülüşünden cennet akar .
Gülüşünden cennet akar
Ben cehennemine bile razı iken Bir gülüşüne yıkılır Ne kadar da Betondan duvar olsa yüreğim Irmak olur Menderes menderes Kıvrılır gözlerimin ilişiğinde Gülüşünden cennet akar Ve ırmakları Bir o zamanlar severim Sırf güldün diye Erir içim Yanan parelerim Sönüverir Sonu gelir umutsuz gecelerin bir an Aruzla yazılır bir türkü Adımıza belki Nakaratla bir şiir bestelenir Gamzenin yeşerdiği yerde Gülüşünden cennet akar Bir tını gelir kulağıma Bir nota Bir fısıltı Belki bir mısra Ben ki görme özürlü Kilometre öteden tanırım tebessümünü Saçmaca bir tebessüm olur yüzümde Salakça bir sima Gülüşünden cennet akar sevdiğim Üşüdüğümde sarılırım Bu kış soğuk geçecekmiş Meteoroloji öyle dedi geçenlerde Sonbaharda yokken Baya bir soğuk atlattım Derdi tasayı da Dağa taşa anlattım Dağ da sen Taş da gönlümde Viran yerler onarıldı gözlerinle Kerpiç evler ördüm Yüreğime Yüreğin üşümesin diye Bir aşk üçgeni çizdim Matematikten anlamaz halimle Her köşesine seni koydum Başka birsey gelmedi Kıt kanaat geçinen Fikrimin ücra yerlerinde Gülüşünden cennet akar Cennetin habercisi mi gülüşün Huzur veriyor İkisini düşünmek de Mutlu ediyor Arza çıkıyor gönlü divanım Yüce divanda bile Gülüşünden cennet akar Gözlerinden umut Gönlünden safiyet Dudaklarından cennet ırmakları Gülüşünden Sağ yanındaki gamzenden Cennet dünyaya inmiş de haberim yok Gülüşünden cennet akıyor sevgilim Tanrının emaneti Tanrının hediyesi Tanrının verdiği en güzel şey Tanrıdan gelen değerlim Gülüşün cennetten bir parça Dünyaya inmiş tek parça belki Mutluluğun resmi Tek yatıştırıcı Tek bir gülüşüne Cennet daha ölmeden benim oluyor Gülüşünden cennet akıyor kadınım . |