CEP TELEFONU
Şimdi, akıllılarda deli gibi hareket,
Sesleri, en yüksekten, çıldırmış, bu ne hiddet... Cadde- sokak tanımaz, her yerde konuşuyor, Durup- durup dinleyip, âniden çıkışıyor... Cırlayan bayanları, ulu orta çok gördüm, Kulakları yırtarca, feryat- İntizar duydum... Çoluk- çocuk, genci de aynı şeyi yapıyor, Ne oldu insanlara, haykırarak yürüyor... Bâzıları, yürürken; iki adım ileri, Sonra da arkasına, dönüp- geliyor, geri... Anlaşılmaz işâret, el- kol sallanır- durur, Bilmeyen insanlar da hayretle bakıp-durur... Adı; “Cep” imiş hayret! ... her zaman durur “El”de, Sanki, santral kurdu! Bekliyor; sâniye’de... Okulda, evde aynı; dolmuşta, otobüste, Akla gelmeyen yerde, tuvâletin içinde... Çalıyor telefonlar, çıldırdı bu insanlar, Biraz çevreye bakın, çocuklar ve bayanlar... Kadir, almadı henûz, bu saydıklarım için, Cep telefonu, lâzım; akıllı insan için. KADİR YETER. TRABZON. |