BALIKÇI RIHTIMINDA BEN VE KOCA REİSBir balıkçı rıhtımında dolaşıyordum dün akşam üstü Birden arkamdan boğuk ama sevgi dolu bir ses Heyyyy evlattt diye duymamıştım Tekrar seslendi Mecnun duymuyor musun kaç kez seslendim diye irkildim döndüm baktım Belli ki balıkçıydı üzerinde ki elbiseler den Buyur reis buyur dedim kısık ve buğulu bir sesle Kusura bakma duymadım dalmışım diye Hayırdır evlat neyin var çok dalgınsın bir derdin varsa anlat dinlerim Yok baba dert değil benim ki sevda hemde kara sevda Bak evlat ben çok iyi bilirim bu duyguyu hemde çok Anlat hadi anlat ki açılasın öyle içine atmakla olmaz bunlar evlat Öylesine sevecen ve samimiydi ki koca reis canım ısındı kanım kaynadı yüzüne baktıkça Yıllar ne izler bırakmıştı yüzünde Ama oda hala seviyordu benim gibi o aşkı parıldıyordu gözünde Çektik iki tabure Seslen di arka tarafa bize iki çay getirin diye Eee evlat anlat hadi senş dinliyorum Anlat bakalım senin gözünde ki gönlünde ki aşkını Rahatsız etmeyeyim baba dedim koca reise Bana bak karadeniz gibi dalgalandırıp azdırma beni Eyvallah baba dedim saygıyla hürmetle elini tutup Ah ahhh bir sevda ki düştü yüreğime yakıyor cayır cayır Özlemi bir başka hasreti ise bambaşka Hiç aklımdan gitmiyor boncuk gözlü dağ ceylanım Aşk !!! Hani dalgalar kıyıyı dövüyor gibi vurur ya sahile Hani gök güler ya sağanak yağmurların gelişini anlatma için toprak anaya Hani karlar düşer ya lapa lapa koca dağ başlarına sevgisiyle sarmak için Hani kuzular meleşir ya analarına kavuşunca Hani ezanlar okunur ya yüce davet için insanlığa Hani eller açılır ya allaha sevenler kavuşsun,hastalar iyileşsin ,dertliler deva görsün diye dua ya Hani gece karanlığına ışık tutan ay uykusuna dalıp insanlığa ışık tutan güneş doğar ya ufuktan sıcaklığıyla Hani gözler görmese de içi sızlar ya insanın adını anınca cananın Bir bebek nasıl da susar duyunca sıcaklığını anasının Ey evlat çok içten anlatıyorsun hele bir soluklan bir yudum çay iç sonra devam ederiz dedi koca reis Hem sanki beni anlatıyorsun bu satırlarla aldın götürdün taaa maziye Öylesine dalmışım ki anlatmaya çayım buz kesmiş adeta iki yudumda bitmişti Balıkçı koca reis beni süzüyor du dalgın dalgın Baktım gözünden bir katre yaş geldi yılların izlerini taşıyan yüzünden aşağıya Ne yaptın be evlat benim de anılarımı tazelettin içimde küllenen acılarımı alevlendirdin Ne yapayım baba aşkı anlat deyince ben başka oluyorum Sen de bilirsin sevda başka bir şey onu anınca ötmeyen bülbül bile şakıyor Lal olmuş diller konuşuyor tutmaz dediğin dizler koşuyor gönül zaten çağlayan bir nehir gibi coşuyor Hani derlerdi de inanmazdım insan yanındayken bile birini özler mi diye özlüyormuş be baba Hani sımsıkı sarılıpta doyamazmış ya doyulmuyormuş be baba Hani gözlerinin içine bakınca cenneti görürmüş ya gerçekten cennette sanıyor kendini insan be baba Hani kelimeler kifayetsiz kalırmış ya mürekkepler yetmez olup kalemler bile yazamaz olurmuş ya be baba İşte sevmek aşık olmak böyle birşey candan öte yok başka bir izahı be baba Koca reise baktım gözlerden akan yaşlar şelale olmuş adeta Bana baktı bende ondan beter yeter be evlat yeter ikimizi de harap ettin Bizim konuşmamıza şahit olan martılar sanki çıldırmış gibi hava kararmış üzerimize doğru göz yaşlarına zor hakim oluyor deniz sanki kudurmuş adeta ve o kadar dalmışız ki reisin 10-12 tayfası etrafımızda halka olmuş ellerini bağlamışlar boyunları bükük sanki yas tutuyorlar bizim konuşmamıza Koca reis kalktı ve elini omuzuma vurup kalk hadi evlat dedi Ne diyeyim evlat yüreğinde ki sevdan hiç bitmesin kendine iyi bak gel ara sıra dertleşiriz Sağol baba dedim koca reise ve tayfaları da selamlayarak yüzümde kuruyan göz yaşlarımla içimde ki sevdamın ateşi ile ayrıldım oradan Yine hasreti özlemi yaşamak için kayboldum gürültülü şehrin sokaklarında.....!!! Yalçın DOĞAN 01 HAZİRAN 2015 |