...// ISLAK...
Geçenlerdeydi.Kiminle yalnızsın dedi.Taş ocağına
Benzetmiş olacak ki dudaklarımı sordu.Odamın Duvarlarında uykusuzluklarım var.Uykusuzluklarımın nabzında Senden başka biri atamaz. Hem de bu aralar sürekli tosladığım Duraklar bir bir yıkılıp kaybolurken Nereye çekip gitti bu sersem dolunay? Bu kıyı kasabasındaki yatağım Dikenden daha beter.Dipnot düşülmüş mü son sayfaya diye bakınıp Duruyorum boşluğa.Sırf beni kudurtmak için damla damla akıyor çağlayan. Yıldızların hangi aynaya düşüyorlarsa bir el anında derdest Ediyor.Back tuşunu arıyorum perdelerin.Sendelemeyle karışık Belimden kavrıyorsun bilmeden. Son düşen yaprak dönüp ardına Bakarken kahkaha sesleriyle dolup taşıyor bulvar. …/ Üstüne yıkılıyor duvarlar yolların. Marinaya altı sekizlik şarap almak için bir koşu gidiyorum Kayıplara karışıyor bütün büfeler.Üstünü örtüyorlar eylemlerin. ‘Aşk belki de hiç olmamıştır, ne kadar aptalca söylüyorum bunu.. Ne değin de gözü yükseklerde bu dakikaların,sancılanıyor Akrep,oralı bile olmuyor yelkovan.Neydi o şarkının adı,hani Notalarını beraber iğnelemiştik ya. Aksiliğe bakar mısın? Başbaşa kaldığımız o akşamı kimin yırttığını bilmiyor gece bekçileri Silinmiş ayak izleri diriliyor kadavrasını kaptırmamak için.Maria Oluyorsun salıncakta sallanırken.Amazon geçiyor gergin kollarının Arasından. …/ Alışıyorum kendimi zumlamaya … Siparişimi unutma sakın Diyorum dilsiz uğultuya…Kendi anlamımı özetlerken uçuyor harfler. Hiç kimsenin bana bir zamanı vaat etmesine gerek yok ki.Çünkü ‘Aşk belki de hiç olmaktır,biliyorum. Biraz daha yavaş konuşmam gerekecek, duymuyor,duyuramıyorum Taş taş üstünde kalmıyor son kadehten sonra şişemde… Şırank diyerek üstüme düşüyor karanlık… Lapa lapa yağıyorsun neredeysen,görüyorum kristallerini Omzundan sarkan şalı çekiyorum habire. Elime naftalinle karışık Kokun bulaşıyor.Dudaklarımın donmasını nasıl gideririz acaba? Aldırmıyorsun. Geçenlerde (.....) NECDET ARSLAN onbeşekimikibinonbeş |