Sabahın Kırağısında Kırlaşmışça Saçlarım
Sabahın kırağısında kırlaşmışça saçlarım,
Ağırlaşmış kanatlarım, özlem yağmurlarında, Dermansız çırpınışlarda sanki Soğuğunda kırağıların, katılaşmış kabin, Ateşinde sevgimin yumuşar mı, bilmem ki? Dikenli, taşlı yollarında yaşamın, Bir yanda kahrı Dünya’nın, Öte yanda, delicesine bir sevda ateşi, Bilinmezliğinde yaşam denen dolambaçlı yolların, Dönersin kısır döngülerinde, topaç gibi. Dağların yükseltilerinde, şahince süzüldüğün anı anarsın, Saklanan çalılıklarında, Şahince bakışlarından eriyen keklikleri, Çaresizliğinde, dalında şakıdığın bülbülleri anımsarsın, Goncamsı güzellikleri kalmışçadır, hayallerindeki. Bir saçmalıklar serisi sanırsın, Dizelerinde yarışan yaşamsı ikilemleri, Aydınlık düşlerin ardında, karanlıklara uyanırsın, Ararsın karanlıkları yararca bir ışık demeti, Yansımsı, ışıksal ayaklara kapanırsın, Öpersin fotoğrafını, çerçevedeki. Ardınca seğirten bebelerle avunursun, Ağlarsın onlarla kendi kayıplarına, Fedaca bir yaşamın zemheri soğuğunda, Donmuş ezgindeki orkestraya katılırca rüzgârın nefesi, Sevdanın ağustos yangılarındaki. Ahmet İDRİSOĞLU Kastamonu ev 09.Mart.2008 21.00 |
tebriklerimle