Hiç şaşırmadım doğrusu şizofren megalomanların dermansız kronik rahatsızlığı bu; her eylemini doğru sananların ve karanlığında gecenin kendini yıldız sayıp, güneşi kıskananların daracık karınlarına sığmayan peklik we arabalarında sosyetenin allanıp pullanmış, pudralanmış ojeli kıçına bez bağlanmış köpeklik!
Oysa ben çoktan geçtim o yolları kaç bin yıllık mazideki cehennemin yedi kat dibine gömdüm budalalık çağımı Babil’in Asma Bahçelerinde unuttum aşı bıçağımı, iğne yapraklı çamların reçineli bal/tasını, bağ makasını akasyaların…
Hayâl/etler ülkesinden geldim, orada bir kentin içinde en son bir k/ayıp ilânında gördüm ismimi ve resmini düşlerimin teknolojinin azizliğine kurban gitmişim, ülkenin dev/let başkanı cellat kesilip, çekmiş i/pimi zabitan çöpçüler silip süpürmüş ne ismim kalmış ne cismim yalnız hayâl/etlerin düşlerindeyim şimdi…
Ölülerin dirilerden farkı yok kiminin ruhu karınca kimi aslan kimi kaplan bazısı çakal bazısı tilki gün batıp hava kararınca fareler basıyor ölü kenti; bu ne sondur ne de ilki, ezelden beri böyledir beşer böyle hali dünyanın, bil ki ”Kediler ölünce kemelere gün düşer!”
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
TABUTUNDA SIZLAYAN KAVAL KEMİĞİ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
TABUTUNDA SIZLAYAN KAVAL KEMİĞİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kalemin susmasın
......................Selamlar