.. sadece sen yaşatabildin bu duyguyu doyasıya.."..sen gibi, senin gibi..diye başladı şiirine; sadece sen yapabildin bunu bana sadece sen yaşatabildin bu duyguyu doyasıya bana intikal ettin,benimle hemhal oldun... ben seviyesinde değilsin demedin hiç bir zaman ben seviyene inemem demedin hiç bir zaman seviyeden bile bahsetmeden hissettirmeden benim yanıma geldin,ve beni kendine doğru çektin güzelliklere,hoşluklara,iyiliklere,zikirlere dahasından dahasına hep kendine doğru yücelttin sevmelerinde yücelterek ÖVMELERİNDE ve öğretişlerinde hep SEN DİLİ vardı bana karşı beni öylece kabul ettin ilkin en güzel tarafı da buydu şartsız kabul... sonrası razı oluşlar ve gönüllülük sonrası güzelliklerden güzelliklere seyr eden bir güzel sevmelerden sevilmelerden taşan bir güzel hep dahasını isteyen bir İŞTİYAK.. içindekine eğilmiş bir gönül dıştakileri neylesin ki hem sarmış hem sarmalamış hem de ağzına bakıyor .. acaba ne söyleyecek ne diyecek bir şey mi isteyecek bir şey mi dileyecek diye heveslerle hem de NİYETLERİNİ harflere değdirmiş bekliyor... şiirde yazılsın diye ta ki güzeli ona soruncaya kadar ya da uykusundan uyanıp göz göze gelinceye kadar dönen bir güzelin güzeli seyreden dervişi meftun olan biri birileri maşuk olan da aşık olan da ikisi her ikisi de mekan her ikisi de zaman her ikisi de biri birine yanık tutuşan ateş kesilen eller değil NİYETLERDİR eğer RAZILIK yoksa dokunuşlar ateştir, yakıcıdır ,ıstıraptır RAZILIK varsa dokunuşlar muhabbetten kıvılcımdır, özlemleri tutuşturan, ruhu ateşleyen, dahasıyla sevdiren ve bir selamı olsaydı, bir selam verseydi dedirten... bekleyişleri heveslere çeviren... ömür var ya bu ömür dediğimiz neyse ne işte öyle de güzel, böylesi daha güzel! bir GÜZELİ , SEVERKEN, BEKLERKEN geçerken..." diyerek bitirdi kendikendine yazdığı şiiri bir efsunlu yürek. |