BABAAna başta taç imiş baba evin direği Kırılırsa aniden çöker çatısı elbet Nasıl dayansın buna evladının yüreği Hasret sarar içini yakar hep ilelebet Gülerdi aldırmazdı ne çileye ne derde Asla surat asmazdı çeker üstüne perde Avuturdu bizleri, gülümserdi heryerde Sarar da sarmalardı şeker gibi muhabbet Sadece bize değil ele neşe saçardı Helalinden yedirir haramlardan kaçardı Üzerimize titrer kanadını açardı Yüreği diliyle bir, akar latif hoşsohbet Camilerin önünde fakirler yol gözlerdi Kimse görmesin diye verdiğini gizlerdi Atasını takiple, ne yapmışsa izlerdi Uzaklarda duramaz, sıkar içini gurbet Grip oldum diyerek aylarca hasta yattı Gün geçtikçe eridi acıya acı kattı Bu nasıl bir illetti bulup da ona çattı İlaçlardan fayda yok, bakar öyle tababet Her fani ölümlüdür çekilir gelen başa Yağmurlar gıpta etti gözümden akan yaşa "El Fatiha" yazıldı başucundaki taşa Dayanılmaz acıyla yıkar kalbi akıbet NİLÜFER SARP 16 HAZİRAN 2015 |