Sümeyye
SÜMEYYE
Gönlümdeki güzelliğe ilk sahip çıkan Sümeyye Hayat sunan içilecek kevsere sensin sikaye Göğsünden sırlı sevgim yükselip oldu seniye Teşekkür ederim ihsanı sevinç olan sevgiye İyilik bilen veliye oldun şadiyem Sümeyye Mehdiye maye katıyor sendeki seciye Muradıma müzeyyen hayat veriyor mihriye Hurilerle buluşturan sevgili hadiyem Sümeyye Selamete kavuşturan Nabi veriyor bir Naciye Hayatımın imarını yaptı güzelce Nazmiye Bereket, şifa sunan kaderde oldu Namiye Güzelliğe ait ne varsa sana ettim hediye Sümeyye Abdullah Bedeloğlu SİKAYE: (Ar.) Su içecek kab. İçilecek suyun toplanması için yapılan yer. SENİYE (Ar.) Yüksek, yüce, ali, bülend. ŞADİYE:şadi: (Ar.) 1. Memnunluk, sevinç, gönül ferahlığı. 2. Güzel sesle şarkı okuyan, şiir söyleyen. MEHDİ: (Ar.) Er. 1. Kendisine rehberlik edilen. Allah tarafından hidayet verilmiş olan. - Doğru yolu tutan. 2. Şiilere göre 12 imamın sonu. MAYE: (Fars.) 1. Maya, asıl ve gerekli madde. 2. Para, mal. İktidar güç. 3. Bilgi. SECİYE: (Ar.) Er. - Yaratılış, huy, karakter tabiat. İyi huy. MİHRİYE: (Fars.) Güneşe ait, güneşle ilgili. HADİ:HADİYE (Ar.) Er. 1. Yenilene yardım eden, yardımcı. 2. Hidayet eden, doğru yolu gösteren. Kılavuz, rehber. 3. Önde giden kimse. 4. Mızrak ucu. müzeyyen Ar. muzeyyen sf. esk. Süslenmiş, bezenmiş. NABİ: (Ar.) Er. 1. Haberci, haber veren. 2. Yüksek, yüce. 3. Büyük Türk şairidir. 17. asrın ikinci yarısında yaşamıştır. NACİYE: (Ar.) Necat bulan, kurtulan, selamete kavuşan. Cehennemden kurtulmuş, cennetlik. NAZMİYE: (Ar.) Dizme, tertib etme, sıraya koyma. Sıra, tertip. - Vezinli, kafiyeli söz. NAMİYE: (Ar.) Olma, yerden bitme kuvvetli, gelişme yetişme. SÜMEYYE: (Ar.) - İslam’ın ilk şehidi. Ammar b. Yasir’in annesi ve ilk müslüman olan hanım sahabelerden. Sahibe:SAHİBE: (Ar.) 1. Sahip. Koruyan, gözeten. 2. Bir iş yapmış olan. 3. Herhangi bir niteliği olan. |
Çok güzel bir şiir okudum Güçlü kaleminizden...