sıkıntı
sıkıntı içimizde bahara hasret
sıkıntılı yağmurlar yağıyor üst üste yoğun serçe yavrusu düşmüş yere kedinin gözlerinde bahar gelecek değil mi göreceğim güllerin tepelerini yiyen böcekler sallanıp cambaz misali ağına aşk takılı örümcekler sensizliği var ettiğim zaman bırak elindeki makasları, bırak her yer kan kokuyor her yer ölüm yokluğum şimdi nerelerde kaçıncı yıllarım içimde huzursuz söylenen kış uykularından hiç uyanmayan bak sonsuzluğun uçurumlarında ışığın zavallılık mavallarını okuyan bahar açacak dallara yapraklara çiçeklere karıncalar yer altından çıkacak sular akacak serin rüzgarlar kırılacak belki akasyanın dalları hep sıkıntılardan doğar, her şey bu ay, bu güneş, bu toprak, bu aşk ekinler büyüyecek aralarında gelincikler üstlerinde ağustos böcekleri beni durmadan ağlatan... Münir Buca İzmir 26/05/2015 salı |