Dar-ı aşk
Bu şehrin kapısı kapalı derler
Özlemin dilinde derin bir yara Yorgunluk yaşamda yapılı derler Saadet bulmaya gelir mi sıra Çöllerim türedi gönül hanemde Acılar üredi gönül hanemde Gözyaşım bürüdü gönül hanemde Islanmış kirpiğin çıkartır dara Yüreğim coşardı varlığın ile Taşıp an aşardım arlığın ile Koşup gelir idim carlığın ile Deryadaki közüm yanar mı nara Derviş misaliyim lütfuna muhtaç Eylemişim aşkı gönül sana aç Kıbleme döndüğüm niyazımda taç Kâbesiz tavafa çıkar mı tura Zaman alır beni senden beriye Sevdalar baki mi kalsa geriye Ölünce kalır mı aşkım diriye Sevdamı mıhlayıp soluna vura Gönül kapısını sadakat açar Sevgiye güvenin ışığı saçar Bir tek sözün ile yüreğim naçar Caneli´yi çektin aşkıyla dara |