-SEMASINDA TEK YILDIZ-
-1-
Boğaz da O bembeyaz martı ki Bir yaz akşamının süsü Pir süsler nazenin Kanat açar göklerde Süzülür usulca Sirrüs bulutlarının arasından Nazire yaparcasına maviliklere Özgürce Uçarr! Uçar, Raks eder Bir semazen. Göğün mavilikleriyse Kıskanır onu sessizce Ve sensizce Gönül teli titrer insanın. Bir mavilikten Merhaba der diğerine Immhh! Mış gibi yaşamamak bu olmalı. Vapur sesleri ki Bir başka aşka davet ederken Deruni hisler uyandırır Yitip giden zamanların ezgisi Mırıldanır yüreklerde İnceden. Aşkınlık hissini uyaran Bir huşu Ve Vecd hali bekler Benliğimin kuytularını, Şimdilerde Kuyt’un bir golü mü O hissi verir? Ne mümkün! Çalkalanan deniz Kulağımda hoş bir melodi Ne var ki Bir tını da var derinlerde Tınlamaya benzer daha çok Nahoş bir seda zihnimde. Dalgalanır da durulur denizim Bir edayla, işveyle Kıyının taşlıkları Ve oyukları arasında Bir başka foşurdardı Ahenkle Yosun kokusunu da duyurmaz mıydı? Uzaklarda ki beyaz köpükler Dalga mıydı? Yem bulan martılar mı yoksa? Boğazın gülü o dem Bir başka açardı gönüllerde Bülbülüyse ayrı öterdi Heyhat. -2- Sarıyer ki Heyy! Güzeller güzeli Gazelhan olur insan be! Bir eski zaman dilberi Bir ömür geçti sanki Burnumun direği sızlar kimi. Kumsalda içilen çay Ferah’a erilirdi O eski yazlık sinemada Yıldızların altında. Sefarethane’nin önünden doğru Denize girmek efsaneydi Kuzenlerimle üşüyerek bazen Yoksa bir film repliği mi idi hepsi? O ağacın gölgesinde içtiğimiz pepsi Kuzen Larry mi, evet! Bir yanılsama olmalı Sefaletname mi kalır geriye? Tarabya’nın Arabia olduğu vakitlerden söz ediyorum. Ya, Gülhane’den izlenen Marmara Sanal bir dünya bugünlerde. Yeni Cami’nin güvercinleri ise Bir Yeşilçam melodramı oldu Kırık dökük o eski plak Göğercinleri terennüm eder. Cibali’de bir kafeden Gönlümün bir köşesinde Bir serçe uçuşur Bu serseri gönülde Altından bir kafes timsali. -3- Zihnimde hayal meyal İnsan ki Özlemeye meyyal Siyah beyaz bir vesikalık fotoğrafın Rengarenk evreninde salınırr! Salınırım. Nasıl bir dünya ki nostalji? İyi ve güzel acır zihinde Baharatla dövülürcesine, Kötü ve çirkinse tatlanır adeta Bal ezer şirin dillerde Bir çapraşık dünyanın gölgesinde Hangi para satın alabilir ki Bu paradoksu acep. L.T. |