imgedar uykusunda, imge avında, ozan. yığılmış şiir borçları. vurulup düşen ilk imgeyi, kayan bir yıldızı yakalar gibi, yakalıyor terli parmak uçları, koyuyor, eski bir şiirden arta kalmış / karalanmış / bir kağıdın boş olan, baş köşesine. başı, yastığa yorgun düşüyor. dize olmanın sancısında, sihirli bir tohum gibi imge. etrafında sıradan kelimeler geziniyor. bir şiir büyüyor, kendi travmasında. umrunda değil, gecenin; ne şiir, ne ozan. cilveler önce / sonra.. tutuluyor imge, umulmadık bir kelimeye. birleşiyor: ilk dize.. sonra çoğalımlar.. sonra gene / sonra gece / sonunda.. şiir, gecenin ilgisini çekiyor, eriyor içine / sessizce. şiir, gecenin umrunda.. ozan değil.. |