BİZİM ELLER“Acep gezsem gurbet illeri Ela gözlüm var mı ola” Çok gezdim yoruldum Verdim mola Çıkamadım Pazantı’nın yokuşunu Alamadım yayla çiçeğimin kokusunu Yari bir görsem nazlı ceylan bakışını İnceciktir elleri göğsünün üstünde gülleri Uzun inceciktir parmakları hünerli elleri Pırıl pırıl gülen hep o gözleri Çeşit çeşit dokur desen desen nakışları Çok renkli, farklı farklı anlamları Bir başkadır Tekir in gülleri Torosumda yalçın kayalıkları Bir yanda Gavur dağları İçinden geçer yolları Niğde de Aksarayları Gönlüm alır gider gezer gurbet gurbet diyarları Akarsuları kulaklarımı çınlatıyor Soğuktur karpuzları çatlatıyor Çeşit çeşit isim alır pınarları Gümüştendir kiminin olukları Yarimin mor sümbüldendir belikleri Garibim dokunuyor sazın teline ,sızlanıyor Yanık sesli genç kızım nazlanıyor Bu sırada yiğidim yağız atına binmiş hızlanıyor Kelimelerim duygularımı ifade etmiyor Şairim hastalanmış süzeleniyor Kelimeler dizeleniyor Çarpan yüreği yaralanıyor Aşkım aklar içinde karalanıyor Gözüm uzaktan yare süreleniyor Başım göklere mi değiyor Asil soyumdan ataya eğiliyor Yalnız hakka eğiliyor Şu deli gönlüm bir yare eğiliyor Sanki içimden bir şeyler kopuyor İçim dolup dolup taşıyor Hasretin elinde büyüdü aşkım Unuttum hayalini görmeyeli Çırpınır dalgalar sahilde kavuşur Toprağı ıslatır ıslak dudaklarıyla Ben alışamadım hasret giderir İçimde yanan hasretin öpücüklerine Celal Topbaş MEHMETLİ |