İNLE KAĞIT SEN İNLE
İNLE KÂĞIT İNİM İNİM İNLE
Sen inle kâğıt inim inim inle Visale varamadığım her an için Uzletin koynunda yatan yetimliğim için Tövbeyi bekleyen boynumda asılı günahlarım için Çektiğim acıların bir nebze de olsa kefareti için İnle kâğıt sen inle Dilimden onca cümle düştü, kimse duymadı Dinle kâğıt bari sen dinle Yürüdüğüm yollardan keskin midir sırat köprüsü Hiçbir ayrılık şiirine türküsüne benzemez, ayrılığımın öyküsü Haraç mezat satsam para eder mi suretimin dirisi ölüsü Yaşarken ölenlerin kaç bedendir söyle ey yâr, kefenlerinin ölçüsü Dağlar üst üste binse de, omuzlarımdaki yük daha ağırdır Yine de sanma sen, kulaklarım umutlara sağırdır Elbet her gecenin bir sabahı, her sabahın bir güneşi vardır İnle kâğıt gündüzlere küstüğüm, gecelere kustuğum için Bir de peşin peşin can pazarında satılan hayallerim için Yusuf BİTİM |