ALKIŞA ŞÂYAN SÜRGÜN (eserimden)
KAYMAKAM SUYUNUN BAŞINDA YAZDIM
Burcun’da oturuyordum Bir yazı okudum köyün orta yerinde (Fabrika kurulsun, Göç dursun) Çiçek açar mı bilmem Duygularımdan sızan yara Uzun zamandır bu ara Paşayayla ya gitmemiştim Belki on beş yıl oldu Dinle hele Kaymakamım Görülmemişse Kaymakamın Kaval çaldığı çal görülsün Suyunun başında hayır kutusu Çalınmış bu hangi durumun kıskacı Sol elimde kilidi sıkarak Sağ elimde kalemi tutarak Açılan hayır kutusunun üstünde Düşünmek yazmak ne acı Durum zifiri karanlık Siyahtan siyah karadan kara Şaşırttı beni gördüğüm Hırsıza el sallayan manzara Gümüşhanlı durumu hatırlatır Mersiye mersiye Uzun uzun, satır satır Hayır’a hayırsızlık Yapan kimse hangi katır Kaymakama kaval Bana zaman çaldırdı Gönlüm düşündü, taşındı çıldırdı. II Düşünceler duygular Ateşe düşman sular Bu nasıl iştir bilmem Paşayaylalı dostlar… Dağdan fışkıran sular Kurnalar mutlak yular Yularlı hiçtir bilmem Paşayaylalı dostlar… III Bildiğim bu durumun dalgınıyım Derede sular durulmuş Sessizlik içinde Tamamlarken şiirimi şuan Yenişehir merkez Saat kulesinin dibinde Açtığım iftar tadında Kaymakam suyundan tadarak Hafif bir esintide Rüzgâr vururken satırlarıma Köylü kör, Kaymakam sağır Şair aptal, duygular şapşal O şahsiyetse piçtir Bu nasıl iştir diyorum Paşayaylalı dostlar… Paşaların, yaylaların şairiyim… |