Aşıkın rengi....
(AŞK’KIN RENGİ KIZILA ÇALAR)
Aşk! ihtişamlı bir kırmızı aslında... yanmak istersin ateşinde ve dokunma ona delice... yüregin çarpıyor soluğun kesilıyor baktıkca... keskin soğuk gecelerin rüzğarı gibi uğulduyor kulaklarıında sesi!!!!i yüregin yırtılıyor sessizlikte!!! Sen ona dokunmak istedikçe o bir okadar çekiyor kendini senden... Esrarını koruyor nefesini kesiyor ve sen hayranlıkla seyrediyorsun görüyorsun uzaktan kızlıgını bilsende canını yakacağını dokunmak istiyorsun kırmızıya... çekiyor seni ufka sen yaklaştıkca dahada belırgınleşıyor güneşle... ve sen o kırmızıyla yanmak istiyorsun. Ama? imkansızlığın karşısında kayboluyorsun... gözünün görüp görebilcegi kızıl kırmızıyı seyrediyorsun ona dokunamamanın ateşinde yanıyorsun. Cazibenin yakıcılıgında kırmızı ceker seni sesizce yok eder fırtınayı yada o fırtınada yok olursun. uzaktaki kırmızının yavaş yavş yaklaştıgını hissediyorsun kapılırsın çekiciligine rengin... adım adım göre göre gidersin açıklara Dön desem dönmezsin dur desem durmazsın.! yüregini kızıl atşelere sürüklersin saçların savrulur denizden esen meltemle yandıkca üşüyor, üşüdükçe yanıyorsun.. kızılıkta kayboluorsun... Yaklaştıkça fark edersin kırmızının sıçaklığını... senden yakıcı rüzğarını hissedersin fırtınanın.. saclarını savurur bir buse kondurur boynuna yalar omuzlarını sıcak bir rüzğar... Bırakırsın kendini bu fırtınanın rüzğarına bilirsin kavusturacak seni kırmızıya!!! Adım adım yürüyorsun aşka... ayakların titriyor kuytu yanlızlıklarına doluyor kızlık... Bedenini saran et gibi sarıyor sıcaklığı yüreğinde devleşiyor aşkın rengi!!! Yaklaştıkca kırmızıya rüzğarın kuveti artıyor savuruyor elbiseni denizin üstüne bir örtü gibi sarıyor bedenini usul usul vucudunu yakıyor esişi. Yüreğinde hisediyorsun aldıgın her nefesi... boğuluyorsun yakıcılığında ruzğarın ve rüzğarın kucağında savruluyorsun... Kırmızının ihtirası biraz daha çekiyor içine seni olanca gücüyle!!! kacmak istiyorsun aşkın renginden sen kaçtıkca o yaklıyor seni yüreğinden Ve biraz daha yok oluyorsun esrarlı kuytularında fırtınanın dindigini hissediyorsun geziniyorsun aşkın boşlouklarında.. Ve rüzğar savruluyor denizin üzerinden haberi yok dibinde kopan fırtınandan Ve ’Kırmızı’ güneş batıkca dahada belirginleşiyor; Düşüncelerin siliniyor kayboluyor hafızan gözlerin kırmızının büyüsüne kitlenirken.?? Kalbinin durdugunu hissediyorsun. Rüzğarın yüzüne vuruşu yakıcı... ve Kırmızının rengi çekici.... Kırmızı aşkın rengi fırtınanın kopmasına tek neden Ve ’AŞK’!!! olanca yakıcılığıyla kırmızıyı saklar ruhunda... Ve itiraflar!!! masum olan ne varsa yok oluyor ’Kırmızıda’ adeta intikam kokuyor ve çekiyor gizlenmiş yanlızlğına seni... Kalbin duruyor bir an sesizlik kaplıyor etrafı... Rüzğar aniden susuyor nefesini bile duymuyorsun artık gozlerın aşkın rengiyle buluşuyor... Gözlerinde kayboluyorsun Aşkin!!! açtığı acıyı unutuyorsun. Sadece düşüncelerini his ediyorsun kırmızı bütün benliğini kaplıyor sarıyor düşüncelerini bir alev gibi ve fırtına diniyor yavş ,yavaş Denizin derinliklerinde girdap oluşturuyor ölüm kokuyor rüzğarın uğultusunda artık yorulmuşsundur. Aşkın yakıcı karanlıgından istedigin bir huzur deniz mavisi kadar masum onun kadar sonsuz olsun! Ama nafile eriyor yüreğin kırmızının ateşinde ve yok oluyorsun bu sesissz deriniklerde... ’Kırmızının’ çekciligi büyülüyor içini ateşin verdiği acıyı unutuyorsun. Ruhunun yok oldugunu hissediyorsun... Ve artık sonun başlangıcındasın biliyorsuki sende aşkın koynundasın |