O gün
o gün geldiğinde
yanı başındaki sandalye sahipsiz kalacak yalnız seyredeceksin tek başına hayaller acı bir kahve hala içiyorsan derin nefesler alacaksın o mel’un sigaradan güneşin batışı havanın soğuğu dizlerindeki şaldan yukarı çıkmayacak uzun uzun bakarken göremediğin neler görünecek gözlerinde içinde sıkılır belki ruhun daralır boş ver derin bir nefes hepsini siler geçer özleyeceksin yanı başında ara sıra horlayan yorganı tekmeleyip atan adamını iç çekerek belki hala takvim yaprağı o günde donup kaldı terliklerim baş ucumda kitapları sıra sıra oda aynı hala belki kara kızım ayak ucumda bücürüm kapıda yem gelmedi diye patır-dayan guguluklar o sabahın ilk ışıklarında hiç değişmemiş gibi güneş doğacak günler haftalar akıp geçecek bir eksikle bizim evde benden sonra. 27-01-15 şa |