Derdiyar
Haberin alınca ebede göçün
Dizlerini dövüp yoldun mu saçın Yıkanırken gelip helallik için Tenine bir tas su döktün mü nazlı Musallada namazı kılınırken Usul, usul kabire salınırken Eşi dostu başında dolanırken Ardından ağıtlar yaktın mı nazlı Kıbleye yatırıp boylu boyunca Üzerine toz toprağı koyunca İçin yanıp acılara doyunca O an dağı taşı yıktın mı nazlı Nuran der derdi yar yerde kalınca Gözelerin yaşlar ile dolunca Telkin bitip yola revan olunca Dönüp, dönüp geri baktı mı nazlı |