SÜRGÜN SEVDAM
Canına candaşın, yoluna yoldaşın,
Gardaşına gardaş. Ekmeğine aşın, Gözünde yaşın, kirpiğinde kaşın Olamazmıydım ben Gündüz güneşin, gece ay ışığın, Sofranda bal kaşığın, ,tabakta bulaşığın Kapında uşağın Olamazmıydım ben. Damarda kanın, canında canın Saçında telin, pamuktan elin, Ağzında dilin, biricik eşin Olamazmıydım ben. Dağında kışın, gözünde bakışın, Yüreğinde nakışın, sevgiye haykırışın Tanrıya yalvarışın Olamazmıydım ben. Kapında kölen, derdinden ölen, Kıymetin bilen, yüzüne gülen, Hep izinden giden Olamazmıydım ben. Bahçende gülün, dalında bülbülün, Papatya, lale sümbülün, Binecek düldülün, Olamazmıydım ben. Dilinde türkün, giydiğin kürkün, Savaşta süngün, yolunda ülkün Sevdana sürgün Olamazmıydım ben. Derdine derman, gönlüne ferman, Sevgine sevdan, istediğin hen an Yoluna kurban Olamazmıydım ben. Ciğerinde nefesin, kulağında sesin, Başında fesin, özlediğin resim Yaşamana hevesin Olamazmıydım ben. Düğündelerde halayın, bakır tasta kalayın, İster kahven, istersen çayın, Gönül köşkünde küçücük sarayın Olamazmıydım ben. İster küs bana istersen alın, İçtiğim kahvede çıkardı falın, Arının çiçekte yaptığı balın Olamazmıydım ben. Bitmeyen aşkın, ömründe yaşın, Garip kaldı bak AKTAŞ’ ın Hem savaşın, hem barışın, Olamazmıydım ben. Ali Aktaş Antalya 07 Ocak 2015 |
Kutluyorum kalemi;
Yüreğin var olsun
__________________________________________Saygılar selamlar