Ne zaman tıklasak açılıyor Cennetin kapıları..
Ne zaman tık’lasak açılıyor Cennetin kapıları,
"Bizim çocuklar" takır takır ölüyor.. Asansör, Şantiye, Kamyon kasası, Kimisi de canlı canlı madene gömülüyor.. Ahhhh, Şehitlerin bayrağa sarılı naaşları, Az ötedeki doğduğu topraklara, Dumanı, düştüğü yerden bile görünen, baba ocağına, Ana kucağına, Ve sevgilinin, Ve eşin, Ve çocukların oyuncak bekleyen anılarına, Törenle uğurlanıyor... Düzenli aralıklarla... Ve Ayaz!.. kırk günlükken, Donarak ölüveriyor Konya ovasında, Muharreme tabut bulamıyoruz Van’ da.. Freni boşalan kamyonlardan, Ve cinnet getiren adamlardan kurtululacak kadar şanslı olanlar.. Sobadan sızan gazla ailecek ölüyorlar... Isıtmak isterken tek göz odalı evlerini, Ve yarım bırakarak evin küçük oğlunun, Büyüyüp annesine kaloriferli bir ev alma hayallerini.. Yetkililer teyakkuzdalar elbet, Etkili çözümler üretiyorlar sorunlara, Buluyorlarda hatta.. sokak ortasında, Güpe gündüz vurulan askerin, Daha doğmadan öldürülen bebeğinin vebalini, Kader’e havale ediyorlar mesela... Yani ne zaman tıklasak, Hatta, yanlışlıkla dokunsak bile, Açılıyor hemen Cennetin kapıları önümüze... Şen çocuklar gibi olupda bir gün, Zline basıp basıp kaçamıyoruz, Yakalanıyoruz.. Bir türlü yaşlanamıyoruz... .... fatih a.. 02.11.2014 |