Yüreğinin Sevda Bahçesindeyim
Çocukluğumuza gitmeliyiz,
Sen anlatırken kendini; ben hiç konuşmamalıyım. Sen susana kadar dudaklarıma bir kilit vurmalıyım. Gözlerinin çeşmesinden kana kana sevinçler içmeli Sevdaya aç yürekler. Bedenlerimizi çıkartmadan masalın içinde tutuşmalı terimiz. Üşüdüğümüzde dudaklarımıza sığınmalı gece. Dolunay kıskanmalı gözlerindeki ışık huzmesini. Gökkuşaklarını yüzündeki tebessümleri sağıp Her bir çiçeğe ekmeli gül kokulu nefesini. Ölen her bir hücreni yeniden doğurmak için gebe kalmalı dudaklarına. Geceler hep kıskanmalı sana yazdığım harfleri. Dikenli teller örülü zamansızlığını geç. Tehirli trenlerin sessizliğinde öldürme geceyi. Sokul cümlelerime ve yanaş hücrelerime. Mutluluğun kanatlarında sevdanın resmini çizmeye yeltenelim. Aşka darağacı kurmuş acıya göğüs gerelim harflerimizle. Nefesinle hayatlansın köklerimiz, Sevdalı damarlarımızdan taşsın sahipsiz yangınlar. Tenin tenim; Gözlerim gözlerin olsun. Gerçeklerimizden soyunup Bir masalın koynunda ateşe kül olmayı dilesin hecelerimiz. Kanamalı ve kabus dolu gecelere bir rüya asalım gözlerimizde. Dilek ağacına rengarenk umutlar takalım saçlarımızdan. Denizler hırçınlaşmalı, Dalgalar iskeleleri dövmeli seni anlatmadığım için. Kudurmalı ırmaklar, zaman ise akmamalı gözlerini içmediğimde. Yangınların içinde yanıp yanıp sana doğmalıyım. Sensizliğin kanına girmeliyim. Umuda tövbe etmiş yürekleri kaldırıp İmkansız sevdamızdan alıntılar yapıp onları mutlulukla barıştırmalıyım Kadavra hükmü almış ayrılıkların namazını kılıp Saf tutmalıyız körpe umutlara. Acıyı ve hüznü karanlığa baş göz etmeliyiz. Ölümü öldürmeye yeltenirken aşk üstü yakalanmalı sevişmelerimiz. Perdelerimizde ise hep güneş hazır ol da beklemeli. Ellerimizin ince yazgısında bitmeli mürekkep. Ve sonra dudaklarımızdan bağışlamalıyız bir hayatı sonsuzluğa. Ateşin şarabını aynı aşk kadehinden içmeliyiz Sanki birbirimizde var olmuş gibi. 14.11.2013 |