Kobani Ağıdı
Siz
Suruç’u bilmezsiniz Şimdi Suruç’ta olsanız bile Parapara’yı Ogan’ı Kobani’yi Kara’yı Üçpınar’ı Ziyaret’i .. Kapıların mandalı ağırdı bir zamanlar Gözkapaklarımızdan inen Uykularımız kadar Hammo dayının ne zaman geleceği belli olmaz Bir bakarsın Ado teyze seslenir Yavru kapı açılıp ta görünende destancı dayı .. Kobani’den akrabalarıdır Yalan gibidir çoğuna Rüya gibi Bir çığırı gelir gırtlağı titrek Ey!... Vare lo lo .. Sürer sanki bin asır Dağlardır söylenen Yanan ocakların tütsüleridir ırlanan Dumanlanan acılarıdır Ağıtların .. Tütünler sarılır uzun kağıtlara Isınır Isınamayan yürekler Hammo dayının hançeresinden Bu yana .. Kobani kardeştir Kobani yeğen dayı Kobani hısım Kobani akraba .. Ben Türk Onlar Kürt Onlar Kürt Ben Türk Acılar Kürt Acılar Türk .. Şimdi taze kanlara konan sinekler Çocukların nar çiçeği düşleri Masmavi Yemyeşil Koyu kahve bakışları sizlere çakılı Az ileride telüstüvaneler Lanet mayın Patlayacak zamanı mı buldun Hammo dayının yeni bir destanı mı olacak Sömürü düzeni azgınlaşmış diyordu Sabitlenmiş gözlerim Sanki şimdi o şarkılarda .. Soyun sopun nedir Adın veya sanın İnsan gelmiş gibiler dünyamıza İnsan görüntülü azmanlar Kameralar felçli bir kadını anlatır Toztoprak yaşamlar Bu öyküyü yazsam bin yıl Olmadıktan keri kardeş kardeş insanlar .. Kapıların mandalı artık çok ağır Açılamıyor şu sıralar 27 Eylül 2014 Denizli-Suruç |