ELVEDA GİDİYORUM
Yerdeki karıncalar semadaki turnalar
Sizlere doyamadım elveda gidiyorum İçmeye doymadığım sılamdaki kurnalar Sizlere doyamadım elveda gidiyorum Anamı ve babamı doyası saramadım Ağbim ablalarımın yanında duramadım Bana ihtiyaçları varmıdır soramadım Canlara doyamadım elveda gidiyorum Sevdiğimi ardımda istemeden bıraktım Elimde değil olmuyor sevgisine ıraktım Aşk denilen sanatta usta değil çıraktım Sevdaya doyamadım elveda gidiyorum Bir daha dönermiyim orasını bilemem Gurbet denen o illet bırakmazsa gelemem Şu bilinen bir gerçek vatanımda ölemem Sılama doyamadım elveda gidiyorum Hayat Göçer 08.09.2014 |
Yirmibeş baharı sayıp da geldim
Kokunu vermiyor çiçek ne de gül,
Güzeller içinde ben seni sevdim
Tadını vermiyor menekşe sümbül.
Bence sana kıymet biçmekse eğer
Bir tek duruşun da dünyaymış meğer
Cennet güzelliği sana eş değer
Senin kadar ancak güzel İstanbul.
Cilveli tebessüm yüzü güldürür
Çekimser nazların ocak söndürür
Bakışın can alır gözün öldürür
Elinde can bulur şakıyan bülbül.
Daima sorarım sözler içinde
Aşkınla yanarım közler içinde
Aydınlık ararım gözler içinde
Sabah seherinde şafak bul tan bul.
Ak gerdanda gonca güllerin açtı
Miskiamber gibi kokular saçtı
Kenan’ı Yusuf’a eş değer taçtı
İyilik içinde bakışın makbul.
İSMAİLOĞLU’yum namert beslemem
Senden gayri hiçbir şeyi düşlemem
Karun gibi zenğin dünya istemem
Sen bana düşersen o zaman kabul.
---- 07.08.1969 - Kozan
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ - İstanbul