Ölü Çocukların Söylediği Masallar
ağaçlarla dolu ormanda tek bir yaprak eksilmiş
kim hisseder kim söyler bu şarkıyı tek bir masal yırtılmış kitaptan tek bir çocuk eksilmiş okuldan ve savaş dersleri veriliyormuş ölüm komandolarına bir sokakta kurşunlanan devrimci gazetecinin darağacından düşen gözlerine bağdaş kurmuş ölüm kim görür? dünyanın esrarlı perdeleri delik deşik kurşunlanmış annelerin söylediği ninni zencilerin söylediği ilahi ve ölü çocukların söylediği masallar gökkuşağını kuşanmış yaratılan tüm sesleri kuşatmış bomba sesleri şehrimi kana bulanmış alaca kuşlar kaplamış saniyede kaç bin kuş ölüsünün sapanlanan gözlerine sırdaş olmuş ölüm kim bilir? bir atmosfer limonata gibi serin ve duru içimde şaha kalkmış atlarla bir sabahı koşmak bir sabahı coşmak şarkılarla bir sabahı uyanmak çocuklarla bir sabahı içmek suyla güzeldi... şimdi bir atmosfer daha zifir duman yüreklerimiz esrik bir güvercinden kalmış ku ku şarkılarıyla yol boyunca yanımızda boğuluyoruz d u r dünya her bir ölü çocuk ruhumuza sargın hüzüne dolanmış atkı misali yoldaş olmuş ölüm kim ağlar? |
Gözünde yaşı henüz tükenmemiş...
Eyvahlardan bir çığlıkla dizini döven biri bulunur elbet
Yüreğinde sevgisi tükenmemiş...
Ve bulunur elbet bir hesap soran
Adalete inancı tükenmemiş..
Kutluyorum şair...
Sorgulayan, asrının karalama defterindeki sayfaları kendi insanlığıyla doldurmaya çalışan yüreğini kutluyorum.