ÜLKEM DAĞLARI KADAR
Çoktandır sayamadım saça düşen akları
Ağarmış saçda nedir, ömrümdeki yokları... Tokların tınmadığı garip aç yatanları... Taş basarak bağrımda, gül derdim onlar için. *** Mâzinin onmayan bir yarası bendeki hâl Senelerin sırrını saklarım da inceden. Dolunaya inatla direnir gökte hilâl Serin rüzgâr estirir bana uzak mâziden. *** Hiç teselli bulmasam bendeki bu yaraya, Memleket viran olmuş, acısı dağlar kadar. Yürekte acı ukde,yetim çocuk ağlar ya... Dalarsam endâmına, olsun bana hayat âr. *** Ömrün güzel çağını, kader ise ağını Kalır sandık her şeyi, sanki âlem ebedi. Özleyip memleketin en uzak diyârını, Ülküdür mefkûremiz, yürekler de manevî. *** Senden yana gün yüzü görmemiş sözlerim var Özleme dair bu âşk; bir sana hem vatana. Kaşların, o saçların; ülkem dağları kadar Kapında bir çeriyim, haydi kucaklasana. *** Huzur mu buldum bilmem! o kara gözlerinden(?) Beni ayrılıklara iten düşler görürsün. "Dur bırakma ne olur" diyen o sözlerinden, İçimde bir ukdemsin, vebalimle ölürsün. *** Ceylan’ın yavrusuna hasretiyle yanarım Her küllenmiş acıdan sanki alev fışkırır. Vatan gözlü âşkıma, yanar yanar ağlarım. Uslanmaz deli gönlüm, "Ülkü" diye haykırır. *** Çoktandır sayamadım saça düşen akları... Ağarmış saçda nedir, ömrümdeki yokları... Tokların tınmadığı garip aç yatanları... Taş basarak bağrımda, gül derdim onlar için. ............. K.Kurultay |