bir lafın manası ağızdan çıktığı gibi değildir…ne oldu da bir tek sözle bu denli senin kimyan değişti laf ağızdan çıktığı gibi değildir oysa ki her şey niyete ve o lafı söyleyenin kişiliğine bağlıdır neden ki tartıp almadın lafımın darasını sen benim niyetimi hiç bilebilir misin ki senin anlayışına o ortam müsait miydi peki ve anlayışına uyuyor muydu ortam ki gülüm yüzüme çarptığın o manasız kirli çamur benim öz kişiliğime de denk mi oysa bir lafın kırk manası vardır lafı diyen dile ortama ve o kişinin karakterine muhakkak uyması lazım her lafın manasın da o işin bir arkası bir de önü vardır az biraz soluklan be gülüm hemen de saldırma bilir misin ki sabrın sonu ferah olur hiç düşündün mü ki sen o lafımın manasını aceleciğin seni eşten dosttan eder de kalp kırarsın kırılan kalbin izi hiç silinmez ki be gülüm çok derin olur onarılamaz yürekte yaptığı tahribat nasıl zor seçilirse hayatın toz pembe yüzü bir kadının yüreği nasıl bir güvercin gibi pırpır atarsa ve göğsü nasıl şefkat ve merhamet doluysa bir yiğidin içinde o denli mertlik yatar yanlış anlamanın ucu enin de sonun da sana batar meğer öyle kötü biriydiysem senin ne işin oldu benimle o çamuru bir de kendine çalsana suskunluğum tutkumun direğini yıkmamak için işte bazen susmak içini ferahlatmaya merhem gibidir ansızın figan feryat gönlü Kaf dağına sürgün eder sel olup yıkar da geçer hadi hayıflan şimdi bin kez gömdüğün kalbi ve üzül ben o çılgın halini de bir göreyim bir lafım sana ne kadar batmışsa o kadar da rövanşı bekle dahası da içine oturup dert olduysa uzun uzun sitem et de ben de güleyim anlayışla ve çocukluğuna dem kuralım görüp geçirebilmen için hayatı aklı selimi sar beline karşısındakini anlamak için yeni bir duygu ve anlayışa bağlanalım ve tüm cahillikler kalksın ortadan anlayışın bir tarifi yok ki kimler kuruyor tezgahı sen bilemezsin çatını çatarak gönlü okşa aklını topla sar sarmala ve maksadı dür gün dönümüne mavilerini salarak yumuşa gönlünü serinlet içini ferah tut bîzarlaşmasın kovuğunda ki düşüncelerin bak içim dışım ayna gibi apaçık ortada daha nasıl bir mükafat beklersin ki yeminlerimi yazan yaratan her şeye şahit anlayışın bağdacını kur yüreğinde hiç lamı cimi yok bu işin bir başka şekilde gönül gönlü sarmaz asla kurt ve kuzuda… neden ki içimi yakıp da kavurur sızın… (02.08.2014) AZAP… |
kırılan kalbin izi hiç silinmez ki be gülüm
çok derin olur onarılamaz yürekte yaptığı tahribat
kendimi şirin derinliklerinde buldum
Saygılar büyük usta yüreğe-----