BUYUR BURDAN YAK
Buyur burdan yak ey hayat !
Elimdeki olanım bitenim budur . Belki bu son çilemin kırıntılarıdır , Solan bu son mevsimimin Kuruyan yapraklarındandır, Ve yanacak yeri de ,kalmamıştır yüreğimin. Günün ilk ışıklarıyla uyanınca, Olmasa ne olur ki der dururum Yosun tutmuş bir kırgınlık şu ruhum da ! O" hep hayra yorulan düşlerim , Günün her hangi bir anında Ne olur bir kez gerçekleşse ! Dalmasa böyle gözlerim sebepsizce uzaklara, Çözemedim ki ! Keder mutlulukla girmişmidir iddiaya ? Sanki yarış eder güneş doğmadan önce , Yüzümde gümüş mührünü ışıldatmaya.. Bu mevsim ne kavuşmaların mevsimi ! Ne de,ayrılığın bilmez değilim Tahammülümün sınırındayım . Ne, ayazda buz tutmaya dayanabilir ! Bu naif ve umut zaferinden vazgeçip, Teslim bayrağını çekmeye hazirlanmis kalbim. Ne de , ısınmaya vardır , Demir ateşinin tavında bir cesaretim ! Açık bildiğim kapılarımı tüm gücüyle , Yüzüme kapatıyor gibidir, Uğultulu boğuk bir rüzgar, Kendime izahını edemem hiç bunun . Mantık yorarım durmadan adını seçemem, Direnmek gelir içimden, O rüzgarın önünde savrulamam. Ama ne gariptir ki ! Durduğum yerde de dönerim duramam.. Bulut olup uçasım gelir gökyüzüne ! Bu anlamsızlığı asla çözemem . Bu bitmez hasretin kaynağı nerdendir ? Nedir ? Ve kimdir ? Benliğimde böyle, eksikliği büyük olan? Gelmeyeni beklemek midir ? Kararlı gidilecek yola Bir türlü niyetlenipte çıkamamakmıdır? Kaybolan emekmidir? Kabulsuz kalan onca dilekmidir? Yanmış bir özle diyar diyar gezinip, Bir yudumundan nasiplenecek Bir pınar bulamamakmıdır? Neşe dolu geçmesi gereken çağında, Söylermisin ? Kıymetine paha biçilemez bu ömrümü Kaderin hangi kara gücleridir böylesine ? Acımasızca kökünden örseleyen, Ve dallarına gamli baykuş gibi, tüneyipte ucmak bilmeyen ?... Nuran KARACA 10:48 25.07.2014 |