Ona Yanarım
Ona Yanarım... (F.M.)-23.04.2014
. Hayatımın ilk dönüm noktası 8 yaşımdaydı. Suadiye tren raylarında Mavi Tren babamı aldı Kabullenmek zordu, gözüm hep yollarda kaldı Babamı doyasıya göremedim, ona yanarım. . Kendi çapımda akıllıydım, ama beynim yoruldu Öğretmen oldum, bilmiyorum ki doğru muydu Bu devirde hiç öğretmen olunur muydu Hedefimi küçük tuttum, ona yanarım. . Hayatım dönüm noktalarıyla doldu taştı Sıkınıtlar büyüdü de büyüdü, boyumu aştı Evde yapılan hesap çarşıya uymadı, şaştı Uhdelerim dağ gibi oldu, ona yanarım. . Seneler basitliklerle uğraşmakla geçti Kader bana sıkıntılı bir ömür biçti Ne kadar dense de, bu hayatı yaşayan seçti Kayıplar dağ gibi oldu, ona yanarım. . Herkesi sevdim, değer verdim yanında oldum. Çoğu zaman vefasızlık, anlayışsızlık gördüm. Yine de egolarını tatmin ederken malzeme oldum. Hala samimiyetim sorgulanır, ona yanarım. . Her zaman önce canan, sonra can dedim. Onların derdini kendi derdim gibi bildim. Fütursuzca sevdim, bir dediklerini iki etmedim. Kimseye yaranamadım, ona yanarım. . Gönlüm ; sevgi , şefkat , ilgi deryası gibiydi İsmini , yüzünü bilmediğini bile sevmeyi bilirdi Sevdiğine, Cenneti dünyada yaşatmayı ilke edinmişti Kimse gönlümü anlayamadı, ona yanarım. . Saf , düşünceli, ince ruhlu, mazlumdum. Mütevazi bir ailenin aykırı çocuğuydum. Annemin , hep gurur duyduğu oğluydum. Merhametsiz olamadım, ona yanarım. 40 yıl , her zor anımda yanımda ve destek oldu Bana anne oldu, baba oldu, büyüttü, okuttu. 30 yıl baş etti, ama yine de kanser eceli oldu. Annemi doyasıya sevemedim, ona yanarım. . İnce düşünmekten beynim bitap düştü Dürüstlüğüm cezalandırıldı, gönlüm küstü Demek ki bunlar bana reva görülmüştü Bu insanları anlayamadım, ona yanarım. |