Güneşime...
Aç kapını ayaza
Bırak ayaz aksın içeri Ayazın ihaneti yoktur Üşüyen üşüsün aldırma Sen olacaksan güneş gibi olacaksın Duracaksın Durman gereken yerde Ne fazla yaklaşıp yakacaksın Kavrup kül edeceksin Ne de fazla uzaklaşıp Karlar Yağdırıp buz kestireceksin Dedimya olman gereken yerde olacaksın Dağlar heybetlidir denizlerde engindir çiçekler güzel topak cömerttir Fakat bunların hiç birinde ihanet yoktur Sen o dokunaklı sesin ile söyleyeceksin şarkını duru dingin akan berrak yüreklere Vede aceleci rüzgarlara Sitem Ederek Asla Öfkeni Kusmayacaksın Birbiri ardısına yürüyen gece ve gündüzde de ihanet Yoktur İri ve cılız ama dolu başaklar bile ne kadar mütevazidirler ki başları hep önlerindedir Lakin asla ihanetleri Yoktur İhanet kirletir karanlık geceyi bile Şavkıda olmaz Her tezgahta halıda dokunmaz Halı dokunabilmesi için tezgahın bütün parçalarının tamam ve uyum içinde çalışıyor olması gerekir Tıpkı dinlenmekte olan bir Melodi gibi Küçücük bir parçanın bile eksik olması halı dokunmasını engeller Yoksa ilmek ilmek EMEK kokan halılar Kilimler türkülere ilham vermezdi Ve Ateşe dayanmayan topraktanda tuğla olamaz İşte İhanet böyledir Kokar Hatta çürür Dökülür Acımasızdırda Sen Tüm İhanetlere Göğüs gereceksen eğer Gündüzden başlayacaksın Hatta beyazdan başla Bilirsin ihanet Öncelikle beyazı Kirletir Beyazı hedef alacasın kendine Kar beyazından hemde Kirletmemek için Yoksa Gündüzde Gece oluverir Sen Dostum Sen olacaksan eğer Seni sen olduğun için sevene ihanet etmeyeceksin bebek Sevdasına Asla..... Recep Yeşil ATAKÖY... |