Gizli Tutku -2 ( Gel de Bana Sor )
Yazan : Fikri Muştu ( İnce Düşünen )
Gizli Tutku - 2 Sen yokken yok olup, varken varolmayı Senden haber alamadığımdaki yanmayı Seni her an gönlümde var saymayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Ben senin neyinim diye merak etmeyi Ettiğimiz sohbetleri neşe bilmeyi Onu rahatsız ediyormuyum ki demeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Sesini dinleyip mahsunlaşmayı Hem de sesini duyunca mutlu olmayı Bununla yetinip bağrına taş basmayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. İmkansızlığı kabul edebilmeyi Tutkunu içinde büyütebilmeyi Gözyaşlarınla dertleşebilmeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Olmadığında mahsunlaşmayı Günleri birer birer saymayı Gülerken içten içe ağlamayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Hem seni merak edip, hem etmemeyi Seni her anında yanımda istemeyi Bir taraftan da içinden erimeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Mutluluğunla mutlu olmayı Üzüntünle kahrolmayı Seninle gülüp seninle ağlamayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Sen bir yana dünya bir yana demeyi Gözlerinin rengini bile bilememeyi Bu tutkuyu böyle kabul etmeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Çıkarsız beklentisiz aşk yaşamayı Masumiyeti için çabalamayı Sonunu bile bile yaşatmayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Bu aşkın tılsımını böyle kabul etmeyi Lazımsa seni arkamda bırakıp gitmeyi Sen aklımdayken her şeye boş vermeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Bir muammaya aşık olmayı Tanıdığın kadarıyla mutlu olmayı Meçhuliyetine saygı duymayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Seninle bir saniyenin kıymetini bilmeyi Sensiz her saniyenin acısını çekmeyi Bunların senin umrunda olmadığını bilmeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. Sana olan saygımı korumayı Bu imkansız sevdadan kurtulamamayı Karşında konuşurken utanmayı Kimseye gerek yok, gel de bana sor. İşte sevdiğim böyle hissedebilmeyi Seni tanımadan da sevebilmeyi İnce düşünüp her şeyi gizlemeyi Kimseye gerek yok, gel de bana sor. |
O zamanlar, ne hece ölçüsü biliyordum, ne de kafiye.
Doğaçlama yazılmış bir şiir bu.
Size birşey itiraf edeyim. O zaman, redifleri , kafiye zannediyordum. Güya ben bu şiiri kafiyeli şiir diye yazmıştım . Meğersem sadece redif varmış :)