GÖNÜL
GÖNÜL
Dar geceyi üçe bölen ağlar sese aşığım İlgimi miholar çekti turna susanda gönül Bulut bastı ay tutuldu muma kaldı ışığım İçimdeki kül dağıldı boran esende gönül Bi garibin neyi kalır bey değil paşa değil Her şey kadere yazılı toprağa taşa değil Dağlara esir olmamın sebebi boşa değil Bin bir çeşit lale açar elli desende gönül Hangi şahin karakuşa bağış eder pacını Bilen varsa beri gelsin, kim bıraktı tacını Bazı insan dışa vurmaz ağlar alır öcünü Baş taşını üste dikip kini kusanda gönül Her mevtanın kendi bilir, içinde yarasını Bilseydi mevta olmazdı bulurdu çaresini Biraz uzun sürdü amma, ödedik kirasını Ecelini olağan say, ayak basanda gönül Şerifoğlu çarşı battı bi iz ara dükkân bul Bolsa indir sevabını Allah için çeken bul Miadı dolan birisin, başka çivi söken bul Belin eğri elin esik ne kaldı sende gönül Ali Eliş |