GİTME!KAL BENDEŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ah yüreğimin en iç yanı,
Duamın kefaretiydin,(aşk)ile (AMENNA)demiştim sana Suskunluğum ateşleri içmekti içtim, yalnızlığım boynuma çöken hükümsüzlüktü hükümsüzüm. Hafızamda ki bütün harfeleri döktüm,Alfabesizim Şimdi söyle, hangi sürgün yüreğimi yok eder ki daha başka? Nasıl bir kıyamet ki suallerim avuçlarımın ortasında, bir yudum su dileniyorum bir çöl ortasında kurumuş dudaklarımın duasını yolluyorum ilahi bir aşkla! ___Ah!(Aminlerim)nasıl da savruluyor, yok saydığım dünyaya ___Yoruldum(ALLAHIM)takatsizliğim parmak uçlarımdan sökülüyor İnsan dilini bıraktım, meleklerin dili ile yalvarıyorum sana: ____Gel artık güzel ölüm, ruhum seni çok özledi, aşk dolu göğsüme konda dünyanın zincirlerini çöz. ____Çok yoruldum! Pas tutan zincirleri sürüklemekten. Benim gidişlerim bir yaz yağmuru gibi olmaz,(vedalar)gözleri ile sevenler içindir.çün ki sevenler (git)diyemezler. Yutkunamaz seven, düğümlü boğazından sökülür de aşk ağlayamazlar. Ne güzel söyler (yüreğimin sırdaşı MEVLÂNAM): Beklentisi olmayanın hayal kırıklığı olmaz, Aşkın kapısına varmayanın yarası asla olmaz :((( Yok mu bir bahar gölgesi Rahmet damlaları dökülüyor saçlarıma Yorgun gözlerimi seriyorum hiç gelmeyen vuslatıma Bakışlarımı donduruyor yokluğunda izbe boranlar Bir iz arıyorum kaybettiklerimi silmeye yarayan Bilir tırnak aralarım, kazıyarak yazdığım yüreğimin acısını Gitme yâr! Suskunluğum bir ateş oluyor içimde Siyah bir hüzün gömleği giyiyorum ellerim yüzümde İçiyorum zamanı, vakti saatim diyorum! Can çekişirken Gel diyorum! Sana(acıyan yanımla)sessiz usuldan Gafletime bir dua yazıyorum şimdi Geceyi doyasıya içerken yağmur gözlerinden Uyumadan uyanıyorum sensizliğe Gitme! Ben üşüyorum sen giderken Hazan yaprakları sarılıyor ayaklarıma yeşile hasret gönlüm Alfabemde ki bütün harfleri sen diye yazıyor kalemim Yetimliğim yokluğunda ağır hükümleri giyiyor Cansızlığıma bir ölüm şerbeti içiriyor ellerim Gitme! Üşüyor ruhumdan ayrılan bedenim Karanlık gecelerin matemi seriliyor üzerime Avazım gök kubbeyi deliyor da, duyulmuyor yine sana Yitik bir cennet arıyorum kendime Senden arınmış ömrüme, senden başkasını yazacak kalemden banane Gitme yâr! Susamışlığıma Kevser ol ahirim de Kilitli kapılar devriliyor üzerime görmüyor gözlerim Diz çöküyorum acıyı bal eylediğim sabrıma Geleceğim diyorum sana, bir yetim sözü bırakıyorum avuçlarına Kurutuyorum göz pınarlarımı verdiğim sözüm uğruna Gel gitme yâr! Ayaz vurmasın kavrulan sol yanımıza Gitme! Kırılmış kanatlarıma acı ekme Gel kaldır altından kalkamadığım kara bulutları Düş gördün de Geçti de Acılar sarılmadan geçmez ki Gitme yağmur gözlüm öteye Üşütme, dört mevsimin rengi karıştı de Yine kıyamam de Ne olur gitme Kal bende... ŞİİRLER GİDECEĞİ ADRESİ BİLİR |
Oku İsmailoğlu Mustafa YILMAZ ustayı ?
Sayarken bir bir, dilin de sevgi çemberi,
Vatanın da ki bu unutulmuş yerleri
Sen de onu ruhunla iyi tanı ?!
Bak sana, sen görmeden daha göz etti,
Cennet mekan o "Göz başı !"
Birde,
Bizzat görünce düşün orasını
Nasıl övecektir duy kendisinden,
Adı geçen güzellik orasını burasını...
İlgi çekitiriyor anlattığı gezilik yerleri
İsmail hocamızın bu vatan sat-hı mealleri
Kutluyorum engin şair yüreklerini !!!.....
---- 27.12.2014 – Adana
İsmail Hakkı GÜRCANOK (ONATCA)
-------------------------Saygı ve selamlar...