Günler aylar yılları kovaladı ardınca...
Ne çabuk gelip geçti, şu ömür dediğimiz
Sanki dün gibi her şey, uzak değil yakınca. Gezdiğimiz yollarda, izimiz kurumadan Günler aylar yılları, kovaladı ardınca. Hatırlıyorum şimdi o ilk buluşmamızı Heyecanlı telaşlı o ilk konuşmamızı Kader mi istemedi aşkta kavuşmamızı Yollarımız ayrıldı yaşamadan tadınca. Nasıl bağrım yanıyor nasıl içliyim bilsen Gelip de gözlerimden damlayan yaşı silsen Yine eskisi gibi yüzüme bakıp gülsen Gerçek yüze vuruyor insan yalnız kalınca. Senden bir resim kaldı o benim tek tesellim Ne aradın ne sordun saçları burçak tellim Adını hasret koydum vefasızsın yalellim Gün ve gün soluyorum her akşam gün batınca. Saçlarıma kar yağdı yüreğime hasretin Yıldızlı gecelerde penceremde suretin Defterime yazılsın günahın kefaretin Sen nail ol mutlu ol talihince adınca. Şuurumu kaybettim hep adını anmaktan Dudaklarım kurudu aşkın ile yanmaktan Biçare yorgun düştüm umutlanıp kanmaktan Kalbim acı doluyor mazimizi anınca. Böyle mi olacaktım gelde gör eserini İçerimde yer eden sevdanın kanserini İçemedim elinden saadet kevserini Sen geldin sanıyorum yâr kapım çalınınca. Şair:İsmail Kurt 10.05.2014 |
Tebrik ederim
Sağlıcakla.